Cumartesi, Kasım 23, 2013

Sen bana geç geldin *

Uzun zamandır yazamadım.En az 3 gündür de yazmayı istiyorum. Hafta sonu Çağıl buradaydı.Beraber olmanın keyfini çıkarmaya çalıştık ama cuma akşam uçağıyla gelip pazartesi akşam döndü.Yetmedi ama ne zaman yeter ki.? 
Onunlayken de zaman hızlı geçti.O gitti,biraz gitmesinden biraz keyifsizlikten iki gün yattım evde. Akşam resimleri hazırlayayım dedim ama o kadar farklı resimler çıktı ki benim çektiklerimden en az beş yazı çıkar :) Bu yüzden bol resimli bir kaç yazı görebilirsiniz.Ya da her zaman ki gibi.Bu resimler Çağıl yokken,yaz sonu ve sonbahar başı, ortaya karışık.Çağıl zamanına gelince yazarım.

Bu yazı benim 1187.yazım ve 19 kasım itibarıyla 8. senem bitti, 9. seneye girdim blog dünyasında. Kimler geldi kimler geçti... Benim linklerimde ilk başladığımız seneden bir kaç isim var artık yazmasalarda. Kolay kolay unutmayacağım isimler bunlar.Aramızdan ayrılanlarda oldu ama sanırım bu işin en güzel yanı ilerideki zamanlara bırakabilmek bazı düşünceleri.

Ara ara Göcek'e kaçarız biz.Yazın, not alın,buralara geldiğinizde gidebileceğiniz en güzel,başarılı, en tatlı yemek yiyebileceğiniz yerler,mekanlar her zaman bu blogda. Sonra bana yazıpta biz geldik, öyle yerler bulamadık, sen Fethiye'de yaşıyorsan biz nereye geldik gibi sorular sormayın.Bu mekanların çoğu benim müşterim, eh biraz da biz kendimiz de seviyoruz gezmeyi,bazen de ben sıkılıp buralardan ruhum daralınca kaçıyoruz.Ben sizlere zaten gidilebilecek en uygun mekanları yazıyorum.Yeni yerleri keşfetmeye çalışıyorum ama burada servis olsa tadı olmaz,samimiyet olsa,parası pahalı olur,doğru düzgün yer bulmak zor olur.Ben alıştığım yerlere gitmeyi, her zaman aynı şekilde ağırlanmayı severim.Paramı veririm, karşılığında da nezaket beklerim.Davetli olduğum zaman yazıyorum zaten.Neyse Göcek'te gidebileceğiniz iyi yerlerden biri West Cafe. 


Gündüz bazen işlerden bazen duruma göre Kayaköy , Hisarönü ya da Üzümlüye gidebiliyoruz.Bu değişkenlikte kahve zamanları ya da küçük molalar olabiliyor.Bu da öyle bir kaçamaktan. Kayaköy Antik Restaurant.



Rahşan diye çok tatlı bir arkadaşım var orada.Küçük bir dükkanda yaz-kış bir şeyler üretir ve satar.Gördüğüm en yaratıcı insanlardan biridir.Yaptıklarından çektim aslında ama nedense bulamadım.
Burası bizim bütün yaz boyunca Ares'i alıp kaçtığımız Kocaçalış Plajından escape cafe. Gündüz,kahvaltı, kahve,hava alma, dinlenme niyetiyle bazen işten çıkıp bazen de özellikle yemek için gittiğimiz yerlerden biri. Ares'i gezdirmek yerine oraya gidince serbest bırakıyoruz.O zaten masa altına girebildiği her yerde uzun süre durabiliyor, bizden de uzaklaşmıyor ama küçük bir yaramaz çocuk gibi hava kararmaya başladığında o uslu çocuk gidiyor ve devamlı kaybolmak için fırsat yaratan bir çocuk geliyor.Bu yüzden çoğunlukla hava kararınca zincirini takıyorduk.Oralarda da herkes alıştığından bizde rahat ettiğimizden sık gittiğimiz mekanlardandır.
Escape Cafe balık servisi.
Kocaçalış daha çok kahvaltı ve deniz için kullanılan mekanlardan oluşur.Bizim gibi gece müdavimleri de vardır ama daha çok kahvaltı gelir akla.Yine böyle bir kahvaltı sonrası kahve keyfinden. Bakraç Cafe... Kahve resimleri  bu blog için...

Bir CHP Fethiye Kadın Kolları kahvaltısından,Fethiye belediye başkan aday adaylarından Ölüdeniz Belediye Başkanı Keramettin Yılmaz ve bir grup partili. Boğaziçi Restaurant- Sahil Bandı.
(Bu pazar 24 kasım nedeniyle de Öğretmenler kahvaltımız var Matisse Cafe'de ama ben IKEA gezisinde olacağımdan katılamıyorum.

Burası benim Fethiye'de en sevdiğim plajlardan. Kıdrak koyu sol taraf, Likya world yanında,şemsiyeler  tatil köyünün, ücretli giriş yeri ama az bilindiğinden diğer yerlerden daha sakin oluyor.Mangal yasak ama siz etinizi götürüyorsunuz onlar beş lira karşılığında pişiriyorlar.Ben de sezonu kapatmak için Uzunbey'e oraya gitmek istediğimi söyledim.
Böyle ağaçların altında piknik yapıp , sahilde güneşlenebileceğiniz bir yer Kıdrak.
Ares gelmedi,o sabah başka yerde kahvaltıya gitmiştik, dışarıda yorulunca pazar günü ikinci bir yere gitmek istemiyor genelde Ares.Biz de onu bırakıp gittik.Deniz tam benim sevdiğim gibi dalgalıydı.Ekimdi ama kaçı olduğunu hatırlamıyorum.Son deniz günümdü,oysa hava bu sene o kadar güzel gitti ki daha sonraki günler elime fırsat geçmediğinden ya da ben müsait olmadığımdan bir daha denize gidemedim.
Belcekız Plajı
Kıdrak Plajı sağ taraf.
Dalgalar küçük gibi görünmesine rağmen iç akıntı dediğimiz akıntı zamanı.Yani iyi bilmeyenler sadece seyretmeli,girmek zor,çıkmak zor. Ben girdim ama çabuk yoruldum.Su nefisti,normalde ben o suda hiç çıkmadan 1.5 saat yüzerdim.

Yukarıda anlatıp durduğum Koca çalış Dolunay gecelerinden Escape cafe.
Bu banka biz ve Ares çok oturduk :) Adam yere yatmıyor,direk banka oturuyor,evden alışık ya ,oralarda da allahtan insanlar ona alışık :) Gerçi Ares evde yaşadığından kesinlikle çok temiz, haftada bir şampuanla yıkanıyor ve arabayla gidiyor her yere.
Escape cafe.
Kayaköy Sarnıç...
Kocaçalış rüzgar sörfü.


Fazıl Say

Konser gecesi, arabayı uzağa parkedip yürüdük,parkın içinden geçerek resim çekildik.

Çalış 2. el pazarı... 8 aralıkta xmas-yılbaşı pazarımız var. 15 aralıkta 2. el pazarı.
dantel örgü
eski radyolar

kalabalık
Koca Çalış'ta gün batımı.
Kayaköy Sarnıç
Ares
Kayaköy Sarnıç
Kayaköy Sarnıç
Kocaçalış ...Uzunbey'in kitabı, telefonlar bizim.Üstünde Atatürk resimleri olan benim :) O gün işten çıktık,çok yorgundum ben ve direk denize gittik,deniz kenarında güneşi batırıp eve döndük.
Benim kitabım.Bu son iki resim de  bu blog için...


Kayaköy Sarnıç
Sarnıç
Koca Çalış
Göcek Sarnıç..Marinaturk
Kıdrak 

*Başlık : Birsen Tezer-Hüsnü Arkan 

Pazar, Kasım 10, 2013

Aşk tüm zamanların içinden geçer...

Yine bir 10 kasım ve Ankara'ya selam olsun bu yazı..
Bu resmi çok seviyorum.Karanlıklar içinden parladığı için olabilir mi..? Evet... Ne yaparlarsa yapsınlar hep böyle parlıyor.Ne olursa olsun hep haklı ve kim olursa olsun onu geçecek ne kapasitesi ne de kalitesi  mevcut. Ancak yasaklarla ve başkalarına  haksızlık ederek bunu yapabiliyorlar.
Hayatın en büyük gerçeği işte burada yatıyor.İster kabul etsinler ister etmesinler.Gerçek bu sevgide... :)

Cumartesi, Kasım 09, 2013

Yalnızlık beni senden daha çok seviyor..

Bu fotoğraflar Mutfakcamı Burcu'ların bizde kaldığı döneme ait fotoğraflar. (Yazı 1 -  Yazı 2) Bakarken nereleri gezdiğimizi görmüş olacaksınız.Daha da çekemediğimiz yerler var.Ben çok zaman geçse de kayda düşmek adına paylaşmayı uygun gördüm ve bizim için daha bitmeyen ama sizlerin çoktan soğuk günleri yaşadığınız bu sonbahar gününde herkese iyi gelebileceğini düşündüm.
Bu yaz benim için kötü bir yazdı. Siz bu fotoğraflarda olanı değil onların olmadığı zamanları anlattığımı düşünerek okuyun lütfen.Kötü bir yazdı, çünkü çok sıcaktı.Sanki her yazdan daha sıcak gibi geldi bana.Başkaları öyle söylemese de. Bir kere daha az denize girdim,çoğunlukla havuza girdiğimizden mi..? Bilmiyorum.Ben deniz seven biri olarak denizi tercih ederim.Çok dinlenemediğimi düşünüyorum.Ruhum dinlenmedi yani. Bunda yazın başındaki gezi olaylarının ne kadar etkisi vardı..? Çoğu geceyi uykusuz geçirmiş olarak sanırım çok vardı.Kötü bir psikolojiyle başlayan yaz, allahtan kötü şekilde bitmedi.İşler çok kötüydü.13 senedir gördüğüm en kötü yazdı.Turist yoktu bir kere.Temmuza kadar hiç bir yer para kazanamadı. Ben başkaları mutsuzken mutlu olabilen biri değilim,ülkenin genel hali beni çok ilgilendirir.Bugün evlerde kalan kızlı-erkekli gruplar ne kadar sorun edilirse ben o kadar rahatsızım artık bu çocuklara kimse rahat vermez diye,ortalığı karıştırmak bu kadar kolay olmamalı bu ülkede.
Şeker bayramında evim doldu,misafirlerimle ve akrabalarımla mutlu oldum. Kurban bayramında da bu sefer Fatoş ve ailesi  bizi eve kahvaltıya çağırdı.Süper bir masaydı, resmini çekmeyi istedim ama başka misafirleri de vardı,rahatsız etmemek adına çekmedim, pişmanım.
Arka arkaya yazın ortasında şeker bayramından kasım ayına kadar ara ara misafir ağırladım.Sırayla teyzemin oğlu ve ailesi, Burcu ve ailesi, Uzunbey'in annesi- 3 hafta kadar burada yaşayan arkadaşında olmak üzere dönüşümlü olarak- en son  benim annem olmak üzere dolu dolu günler geçirdik.Şimdi biz yoğun yaşadığımızdan bize gelenlerde yoğun bir zaman geçirmek zorunda kalıyorlar :) Mesela Uzunbey'in annesi bizimle 2 günlük gezimize geldi, Annem benimle 2 günlük Datça gezisine katıldı- gerçi bu iş gezisi değildi,özel olarak annemle gidebilmek için ayarladım :))
Çağıl yaz boyu evden uzaktı.O bir AKUT'çu eğitimci oldu.Okullarda deprem üzerine eğitim veren gönüllü eğitmen olarak çalışıyor.Haziran'da Antalya'da ki kampında çalıştı, temmuzda artık özlemim çoğalınca gel artık dedim.Şeker bayramında Teyzemin oğlu Ersan'lar geldiğinde geldi, ağustosun sonuna kadar hasret giderdik.
Ben Teyzemin oğlu ve kızıyla çok yakın büyüdüm,yaşlarımızda birbirine yakın ama onlar ablam ve abim gibidir. Çocuklarımızda şimdi çok iyi arkadaş. Özelliklerinden biri, ailece müzikçi olduklarından iyi anlaşırız.Beraber olduğumuzda mutlaka beraber müzik yapılır,böyle yetenekli bir aile yani..Karı koca müzik öğretmeni olduklarından çocuklarda -her ikisi de- şu an İzmit'te Devlet Konservatuarı öğrencisi.Sanırım anne-babanın yolunda ilerleyecekler. Diğer yandan teyzemin kızı da İstanbulda iyi okullarda müzik bölümü başkanlığı yapmış biridir, oğlu da yine yarı zamanlı konservatuar öğrencisi ama üniversitede başka bir dalda okuyor. Yani onlarla zaman geçirdiğimizde müzik ortamın tadı tuzu oluyor :)
Bu kış bende onları ziyarete İzmit'e gitmeyi düşünüyorum aslında...

Burcu ve eşi Fhm,yanında da Atahan :)) Onlar ise yaz sonu bana hazırlanan tatlı sepeti gibiydi. Çağıl annemlerde kalıyor ve Burcular annemlere yakın oturuyorlar.Yani benden çok Burcu ve Fhm'yi görüyor çoğu zaman.Çağıl'ın  Atahan'a da abilik yaptığını bilmem söylemeye gerek var mı..? En çok ben onların İstanbulda yaşadığına seviniyorum,çünkü gözüm arkada kalmıyor onlar sayesinde.Neyse onların gelmesi kötü başlayan yazımın iyi bitmesine ve benim güç toplamama yardım etti.Bu tarz dopinglerle kendime geldim yaz sonunda.Sevdiklerimi çok özlüyorum, ortamda sıcak ve bunaltıcı olunca, insan kaçacak yer arıyor doğal olarak.
Ama her yaz sonu Kazdağlarına gitme işine bayıldığımı söylememe gerek var mı bilmiyorum.Hele sıcaklardan bayılmış biri olarak bana iyi geliyor,memleketime gitmiş gibi hissediyorum.Gerçi Bayramiç büyükdede toprağımız, bu yüzden Fatoş'la gittiğimiz Gökçeada-Bozcaada-Ayvalık-Bergama turu bana çok iyi geldi ağustosta.
Bazı kararlar verdim,zor günler geçirdim,sıcaktı ,gezdim,tozdum ama bir şekilde geçti gitti.


 Bütün yaz kitap günlerimize devam ettik, ayrıntılar daha sonra bu blogda..
 Bu fotoğrafların hepsi bu blog için :))
 Her zamanki favori yemek mekanımız Kabak Olive Garden. Yazın başka misafirlerimizle de sık sık gittik.Yemekleri hep aynı kalitede,dinlendirici ve sessizliğin ortasında diyebileceğim kadar huzurlu bir yer.
 Biz bu sene Fhm'yi hiç girmediği kadar suya sokmuşuz, Burcu'da çok düşkün değildir suya,sanırım Atahan'la benim marifetim oldu bu.Birde onların sevebileceği yerlere götürmeye dikkat ettim hep.
Sizlerde not düşün.. Kumlu denize girebileceğiniz yerler azdır Fethiye'de.Deniz kıyısı taşlıdır. 1-Ölüdenizin iç kısmı. 2- Günlüklü Koyu denize rahatlıkla girebileceğiniz yerlerdir.Diğer yerlere mutlaka deniz ayakkabısıyla gitmelisiniz.Biz bunlara ek olarak Kabak da havuza, tekne turunda ise Göcek koylarında girdiğimizden çok iyi geldi.
 Kabak'ta konaklama genelde böyle bungolovlar'da yapılıyor.


 Kabak koyu
 Bir koca günü orada geçirip,güneşi batırdık.
 Ölüdeniz..
 Yörük Müzesi... Hala Fethiye'de gidebileceğiniz en güzel kahvaltı yerlerinden biri.
 Tekne turları şehrin içinden belediye arkasından kalkıyor.Otellerde ya da kaldığınız bölgelerde değişik satış bürolarından da turlara katılabilirsiniz.Onlar sizi otellerinizden aldırır.Özellikle tekne turlarına çıkmanızı tavsiye ediyorum. İki büyük tekne turumuz var.1- Şehrin içinden Fethiye Körfezini ve Göcek Adalarını gezebiliyorsunuz.2-Ölüdeniz,Kelebekler Vadisi ve Gemiler Koyunu gezebiliyorsunuz.
 Mutlaka bir gününüzü de Saklıkent'e ayırmanızı tavsiye ederim.Bunun için de yaşınız çok büyük değilse :) yani bir jeep'in kasasına çıkabilecek yaşta ve formdaysanız mutlaka safari turu dediğimiz tura katılın.Özellikle kalabalık bir grupsanız ya da bir aileyseniz.Buna da yine tekne gezileri gibi sizlerde otellerde ya da çarşıda gördüğünüz bürolardan  rezervasyon yapabilirsiniz.Aynı şekilde otellerinizden alınıp,otellerinize ya da kaldığınız yerlere bırakılırsınız.
 Biz tekne gezilerine genellikle bu tarz teknelerle gitmeyiz.Bu tekneler daha kalabalık,müzikli teknelerdir,oyun havası çalınır ve devamlı bir "ekşın"  havası vardır :) Hareketi ve kalabalığı seviyorsanız bu tarz fiyatları daha uygun tekneleri tercih edebilirsiniz, bu yaz kişibaşı 25 liraydı.Teknede öğle yemeği dahil,bu da tavuk  ya da balık diye tercih edebileceğiz -sabah girerken soruyorlar-makarna,turşu,salata gibi bir menüyle sizlere açık büfe sunulan bir yemektir.Tekne de içecekler her zaman ekstradır.Eğer özel bir anlaşma yapılmamışsa.
 Biz daha sakin, genelde daha az kişiyle çıkılan tekne turlarını tercih ederiz. Memnun da kalırız.Müzik çalınmaz, fiyatı daha pahalıdır ama tekneden daha dinlenmiş olarak ayrılırsınız.Tekne turu tercih ederken mutlaka müzik işini sorun,müziksiz derlerse sakin yolculuğu sevenler bunları tercih etsinler derim.Birde suya girmek kalabalık bir guruhla olmadığından daha keyiflidir,herkesin gitmediği daha sakin koylar tercih edilir. "Kardeşler " diye bir firma var, genelde onlarla gidiyoruz,Burcu'larla giderken de onlarla gittik,memnun kaldılar.
Tersane Koyu
Kızıl ada.
Şovalye Adası
Fethiye Kalesi denizden genel görünüm.
tekneler
Letonya Tatil Köyü
Fethiye
Fethiye
Şehitler Anıtı
Burcu'larla son gün, senelerdir tanıştığım en eski blogculardan ama artık Akdenizli olan
 "Oğlak Kızları" yla buluşmak da süper güzeldi :))  Önce saatlerce oturmuşuz,farketmedik,sonradan da beraber yemek yedik. İlk fırsatta onları ziyaret edip Dalyan'a alışıp alışmadıklarını sormak istiyorum...

Etkinlik Takvimi :
-9 kasımda  Yeni Kuşak Köy Enstitülüleri Derneğinin "on kasım " temalı kahvaltısı Aymes otelde.

-CHP aday adayı Keramettin Yılmaz'ın üyelerle kahvaltı etkinliği Hisarönünde Green Forest otelde.

10 kasım'da Atatürk Anıtı önünde saat sekizbuçukta ise Ata'mızı anıyoruz.

-13 kasımda Cumhuriyet Kadınları Derneğinin kermesi var, Ziraat Bankası arkasında.

-15 kasımda Üzümlü Wine House 'ta el sanatları kermesi var.

-24 kasım da İkea gezisi var,İzmir yolcusuyuz,günü birlik. Bir gezip geleceğiz artık..