1- Manyaklar gibi herşeyi çekip yayınladığım için ve fotoğraf küçültme işi zor geldiğinden, benim akıllı oğlumun uyarmasına rağmen, onu dinlemediğimden, fotoğraf yükleme kotamı doldurmuşum.. Picasadan fotoğraf yüklemeyi becerene kadar el sanatları yazısının 2. bölümünü yayınlayamayacağım.Hatta resimli yazı koyamayacağım.Hayal kırıklığınızı anlıyorum ve benim yazılarımda resimsiz olmaz diye düşündüğümden bu işi kısa sürede çözmeye çalışıyorum.
2-Fotoğraflarda çok kilolu çıkıyorum.(Öyleyim ama insan aynaya bakmazsa bunu görmeyebiliyor fotoğraflar haricinde..) Bu yüzden uzun süredir kendim fotoğraf çekilmiyorum .Yediklerine dikkat etmek, bu da yemeyi içmeyi seven birine en büyük eziyet bence.Yani zayıf olabilmek için az yemek ya da yediğine çok dikkat etmek.Dikkat ettiğimi söyleyemem ya da önemsediğimi.. Bu da kilolu olmamın en büyük nedeni işte.Önemsememek.. Neyse başkalarıyla bu konuda konuşmaktan hoşlanmıyorum .. Herkesle de konuşmam ..
3- Son günlerde beklediğim ,beklemediğim bir grup insan tarzı var ki beni deli ediyor.. Asortik Hanım, evet buyrun (telefondayız) sizi şu etkinliğimize davet etmek istemiştim.. Tamam o gün müsaitsem gelirim diyorum..Cümle şöyle devam ediyor, davetiyenizi aldırabilirmisiniz..
O ha! demek lazım ama diyemiyorum şimdilik, susuyorum.. ama bir gün birine diyeceğim artık bu hafta bu iki oldu. Davet ediyorsan davetiyeni bana getirirsin,koskocaman harflerle dışarıda koca bir tabelamız var. Ha elinde davetiye kalmadıysa şart değil, aç o zaman telefonu ,sizi bekliyoruz buyrun de.. Geliriz istersek.. Ama davetiyenizi nasıl yapalım,birini gönderirmisiniz diye kibar bir cümle de kursanız bence aynı hödüklüğe girer.Hiç uğraşmayın! Sırf bu nedenle gitmediğim bu ikinci etkinlik olacak..
4- Bu aralar sık sık yolda gördüğüm insanları sevdiklerime benzetiyorum.. Onların olmayacağını bilsem bile yüzlerine bakıyorum.Bu da beni komik duruma düşürüyor bazen..Bu bir hastalıksa hastayım, itiraflardayım..
5- Canım Boşnak böreği ve Kürt böreği istiyor birde .. Kürt böreği hani şu pudra şekerliden olacak.. Boşnak böreği de patatesli.. Buradaki börekçiye gidip adı Sarıyer olan ama Sarıyerle hiç alakası olmayan börekler satan yere sorsam adamın suratını tahayyül bile edemediğimden düşünemiyorum .Oysa sormak beni rahatlatırdı ..En azından yok diyecek.
6- Birde canım çok yürümek istiyor, acaip derece de yürüme isteğim var deniz kıyısında..
Dudaklarımda Fransızca bir aşk şarkısı .. Ne keyif alırdım ama anlatamam.
7-Birde içimdeki şu küçük kız çocuğu gibi özlediğini görme duygusunu atsam iyi olur artık ama yapamıyorum..Kurtulamıyorum.. Bu beni mutlu ediyor, olmadığında da mutsuz.
8- Böyle madde madde yazmak zormuş..Nedense ona tamamlama isteği doğurdu içimde.
9- Özledim.. Evimde oturmayı, bahçede dolaşmayı..
10- Bir daha böyle bir yazı yazabileceğime emin değilim ve bunu da sizinle paylaşmak istedim ..
Sevgiler :)
Cumartesi Çalış karnavalı günü (sabahın dokuzundan akşamın dokuzuna kadar Çalışta olacağım -gündüz kıl çadırın orada, pazar kahvaltı düzenliyoruz Çalış Sahilde-(Tıkıntı Cafe), yarın bir köye gitmem gerek (Saklıkent tarafında) ,cuma da işin yoğun günü.. Bu haftayı da kazasız belasız bitirirsek gelecek hafta dinlenmeyi düşünüyorum biraz..
Not: Bu sabah (perşembe) Şat'ta yürüdük Uzunbey'le ve Ares'i denize soktuk.. Sabah sabah manzara süperdi.. Ares şıpıdık şıpıdık ,yüzmeyi yeni öğrenen çocuklar gibi yüzüyor, işin komik yanı kendini köpek gibi hissetmiyor belli ki köpek yüzüşü yapmıyor :P Kollar suyun dışına vurup çıkıyor, Uzunbey çok komik yüzdüğünü söylüyor ben küçük erkek çocuğu haline gülüyorum..Bir çocuktan tek farkı konuşamaması.. zaten doğru düzgün havlamadığını yazmıştım bir ara.. (Havladığında da kurt gibi wow wow gibi havlıyor,sesli ve güçlü hatta tanımayan için korkutucu) Kıskanç ama en çok Çağıl'ı ve bizi kıskanıyor birbirimizden :) Birde aşırı kollamacı.. Uzunbey'e tapıyor, ama dün numara yaptık ve Uzunbey bana kötü davranıyor gibi yaptı, beni kollayıp onu ısırıyor hafiften..Aynı şeyi dün gece ben Uzunbey'e numaradan yastıkla vurunca da yaptı ama tek fark bende yastığa hamle ediyor ve kesinlikle bana dokunmuyor.. Bu köpek ölçüsünü biliyor :))
Bizde onu çok seviyoruz :)
Salı akşamı evde çin böreği yaptım istek üstüne.. Tai yufkası ve noodle gibi malzemeleri de ilk defa kullandım.. Buralarda yabancılar yaşadığından ve oteller bol olduğundan bu tarz şarküteri dükkanları var ve istediğin malzemeyi rahatça buluyorsun..
(Resimleri daha sonra paylaşacağım)İlk deneme için fena değildi..
11 yorum:
Madde madde okudum :)
Çalış karnavalından haberler bekliyoruz.
Sevgiler.
evet evet kesinlikle 6. maddeye katılıyorum :)
Geçen hafta deniz kenarına kaçtım kulaklığımdan Amelie soundtrack yanımda sevdiğim 2 kişi saatlerce deli gibi yürüdük ruhum öyle bir dinlendiki, sevgiler...
Fotografina bayildim!
Ben bu Ares'i çok kıskanıyorum. Harika bir bahçede yaşayıp neredeyse hergün yüzüyor. Güzelliğini buna mı borçlu acaba:))
Resimsiz olmaz hakikatten...
Özlemlerinin en kısa sürede bitmesi en azından hafiflemesi dileğiyle ve şu bahsettiğiniz davetiye olayı;hakikatten çüş demek geldi içimden!dedim de galiba:)
Sevgi ve selamla...
ya asortikçiğim köpeğim şöyle yüzüyor,böyle yapıyor derken kıskanıyorum.dost a da öğretsene. bu arada biliyosun bizimkisi kangal.berabar yürüyemiyoruz bile.o bize hükmediyor.öptüm.
Ruhdağı,yarın karnaval günü..Daha pazar günkü yazıları yazamadım..İlerleyen günlerde hepsini ekleyeceğim merak etme :)
Bekriya, daha güzel fikirlerim de var :)
Pelince, bizde 7 haziranda öyle bir plan yapıyoruz ama bir bakalım..
Meltem, hoşgeldin önce :)
Birde o ben değilim şeker.. O pozlarda fotoğraf çekiyorum tamam ama sadece doğa da.. Fethiye'de de duvar üstüne çıkıp çekmişliğimde var aslında..Hatta geçen hafta Xanthos gezimiz var daha yazamadım, keçi gibi turladık her yeri..
Pınarbk, bir sıcaklar bastırsın o zaman sanırım bu dediğini her gün yapacağız,hiç sıcağa gelemiyor çünkü.. Birde bizim ilk yazımızı düşündüm burda ve sıcaktan nefret etmiştik..O da alışacak.
Anne işte, ben de duyduklarıma inanamadım..
Zen, köpeklerin kralı Kangal bence :) Çok akıllılar bir kere..Seninki şu an ne durumda ve nasıl bir şeyler yaparsın ilk görüşmemizde bir konuşalım bence de :)
Ah Ares'cik ne tatlısın sen yaa...Benim kayıp oğluşum Lucky'de bir gün konuşsaydı hiç şaşırmazdım ee derdim sonra ne oldu Lucky?Eğer şaşırırsam susar diye korkardım.En güzelide çamaşır asarken bir bana bir de mandallara bakması ve ona her çamaşırın ne olduğunu öğretmekti.Canım oğlum benimmm.Ares'ciğin o ıslak burnundan öpebilirmisiniz benim için.Oğluşumu çokkkk özledimmm...
kürt böreğinin de ben de garip bir hatırası var ve çook severim. bir gün işten gelirken servisi yarı yolda durdurup inmiştim. en yakındaki börekçiyi bukup afiyetle yedikten sonra nasıl oldu da bu denli canım çekti diye düşünmüştüm. sanki aşerme gibi. ertesi gün dayanamayıp testi yapınca anladım. gerçekten de aşermişim :))))
Angel, söyleyecek bir şey buklamıyorum Lucky konusunda..Çok zor biliyorum,ben de yaşadım.
Denizanası,benimki o istemeden değil..Sadece canım istedi :))
Yorum Gönder