Cuma, Mayıs 21, 2010

Ne bir ses ne de haber..

Geldim geleli bilgisayara oturdum ama gerek yorgunluktan gerekse hazırlıksızlıktan yazımı yazamadım.Arayan arayana..Hala yazı yok diye..
19 mayıs çarşamba sabahı burda uzunbey ve çağıl karşıladı beni otogarda. Doğru kayaya kahvaltıya gittik.Öğleden sonra da Berna babasını kaybettiği için istanbuldaydı,ben yokken gelmiş ona dernekçe başsağlığına gittik. Bu yazı biraz fethiye biraz istanbul yazısı olacak artık idare ediverin.
Dün ZEN'deydim.. Bu sefer bitki çayıyla kritiklerimizi yaptık, birde seans. Özlemişim arkadaşları :)

İstanbula çarşamba sabahı merhaba dedim..Burcu beni evin önündeki ana caddede karşıladı. Evdekilere söylemeden çıkmış, biz eve gelince şaşırdılar.. Dört küçük bavulla eve gelmemde çok yardımcı olduğunu da söylemem lazım buradan :)

Atahan, eve yakın güzel bir okula kaydolmuş, yürüyerek gidip geliyor.Genellikle onu balkondan geçirip,beraber yemek yemeğe çalıştığımı da belirtmek isterim.

İlk gece Çarli ve Arzu bize yemeğe geldiler.. Özel yapım şarap getirmiştim Şarköyden bir arkadaşımın ailesi yapıyormuş..Güzeldi, beraber içtik,hasret giderdik. Hatta benim için Burcu yaşgünü pastası yaptı ki fotoğrafı bir kaç satır aşağıda olacak.

Bu güzellikler annemin kırkyamaları..Bana da giderayak bir tane çantama sıkıştırmış,oysa sergileri var, biz kendi aramızda paylaştık ama sergi için bıraktık onları emanet :P

Bu çantada annemin yaptıklarından.Biraz xlarge olduğundan kimseye yakışmadı bana yakıştığı kadar :))) Herkeste kocaman durduğundan çok güzel olmasına rağmen ben kaptım yani :)) Danteller Teyzemin ilk dantel perdeleri.. Eskidiği için geridönüşüme sokmuş annem. Bana yaradı. Gerçi kim alırsa bastırıp almayı da düşünmüyor değildim.Çok demokratik bir abla oldum herzaman :))
Çarli ve Burcu şahit :P

Bu yastık eğer valizime sığsaydı benimdi :(( Çaktırmadan atacaktım ama sığmadı. Evde de oranjlı bir şeylerim yok ama ona uygun berjer alırdım artık ne yapayım :)

Bu da küçük çam ağacımız. Annem 11-12-13 haziranda Gölcükte Kırkyama Festivalinde stand açacak kendine bir arkadaşıyla... Yakın olanlar ziyarete gidebilsin diye şimdiden yazıyorum. Yerini daha sonradan yazarım.Bu hazırlıklar biraz da orası için.

Bu peçetelik çok güzel olmuş, ben çok beğendim.Annem de bunu Gülen'e yolladı :) Nedeni biraz daha aşağılarda bir yerde :)

Bu eldivenler annemin genelde el oyalaması için yaptığı ,bizimde çok sevdiğimiz şeyler..

Küçük bir fular.

Renkleri süper..

Bunlara bittim, kendime aldım :) Bununla beraber sanırım kahverengisi,beji,siyahı şu an itibariyle bende var :))

El örgüsü eldiven, modası hiç geçmiyor işte. Bu arada hala siyah ve koyu kahve deri eldiven alamadım ben.Kışın kırmızı derilerle idare ediyorum. İstanbul çoktan yaz havasına girmişti,raflarda yazlıklar vardı,kışlıklar kaldırılmıştı.

Bu modelin adı çarkıfelek,bende çok beğendim..

Sergiden sonra belki bana gelir umudundayım.. :)

Bu pembe için burcuyla benim içimiz gitti, annem hepsini de size verecek halim yok derken sanırım şaka yapıyordu :P

Bu çanta daha bitmemiş ama düğmelerini bile dikmiş gibi görüntüledik.

Kırkyama..

Annem bunu çiçeklerini geçen yaz elde yapmış,deniz kenarında.. Bana da getirip göstermişti. Bundan bir takım daha var ama onu ne yaptı bilmiyorum -bir sürü çiçek yapmıştı bu kadar değildi diye hatırlıyorum da.. bak atlattı bizi.Hepsini göstermemiş olabilir mi acaba..? :)

Bu bana sarılıp paketlenmişti, sus payı sanırım :P
Bu da çok güzel..... Annecik ben bunu da beğendim :)

Bu pembe Burcunun oldu galiba..

Bu çantayı Arzu aldı, okulla Marmarise gittiğinde kullanacakmış..

Bu modeli de çok beğendik sanırım annem bunu uygulayacak.

Beykentte teyzeme giderken araba camından çekmece manzarası..

Sarı-lacivert mumlu doğumgünü pastam..

Salonda yattım annemlerde.. Burcuların hiperaktif tospasıyla beraber geçirdim geceyi :) Fethiyeye gelirken hani cam kavanoza koyup getirdikleri tospağa işte. Adam harekette aşmış, bir dakika fanusa tırmanmadan durmayan bir tip. Birde bakışı var ki yakalasa yiyecek beni. Sabah camı açınca gördüğüm ilk manzara bu kumrular oldu, merakla beni seyrettiler,bende onları seyrettim..
Etrafta ağaçlar olduğundan sabahın ilk ışıklarıyla ilk duyduğum kuş sesleri oldu hep.Çıkıp balkona oturdum, sanırım en çok zamanımızı orada geçirdik.
Gülen'den anneme bir kolye ile gelen not. Birde Burcuya bir kargo yolladı.
Hiç aklıma gelmedi kargoyu kurcalamak, şöyle ucundan kıyısından yoklasaydım keşke:P

Cuma sabahı istanbula vardım. O gece yemek yedik hep beraber,cumartesi günü sabahtan alışveriş ,öğleden sonra pazar, akşamda dernek başkanı arkadaşımın yemeği vardı, biz okul arkadaşları olarak kocaman bir masa hem görüşmeye hem de destek olmaya gittik.Çok eğlenceli geçti. Arkadaşımla gurur duydum. İlk orada görüştüm eski arkadaşlarımla.Bu arkadaşlar daha çok aynı çevreden ve aynı okuladan arkadaşlarım.Yemek 12 ye doğru bitti, oradan çekmece sahiline çay içmeye gittik. Denizin dalgaları arasında bir de orada keyif yaptık..

Bu nefis gece manzarası eşliğinde 25-30 senelik muhabbetler geçti, babamı aradım sen beni bekle ben geç geleceğim herkesi uyandırmayayım diye. Gece 2.00 de döndük eve.Annem arabayı verdi ama ben arkadaşlarımla gitmiştim yemeğe..O taraflarda oturan başka bir arkadaşım bıraktı.Ertesi gün kahvaltımız olmasa o gece sabahlardık sanırım.Çok keyifli olduğunu söylememe hiç gerek yok değil mi..?

Uzun zamandır bu kadar keyifli günleri üstüste geçirmemişim.Eski dostlarla beraber olmak da çok güzelmiş.Ben genelde yeni dostlukları kolay edinirim ve kaybetmemeye çalışırım ama eskilerinde bu kadar keyif verici olduğunu unutmuşum işte. Antik diye bir yer Büyükçekmece gölü kıyısında Çatalcaya giderken Tepecik'i geçince sağda.350-400 kişilik bir yermiş. Teras teras aşağıya doğru inen bir yer.En kuytu ve en güzel yerde biz vardık sanırım. Bir ara yukarı çıkıp fotoğraflar çektirdik.. yaklaşık 45 kişi kadardık.Son sınıf arkadaşlarımız ve o dönemden arkadaşlarımız. Bizler 6 seneyi beraber okuyabilecek kadar şanslıydık işte.. Bir kısım erkek yatılı pansiyon olduğundan uzaklardan gelenlerde mevcuttu. Benim gibi Fethiyeden, dr. bir arkadaşım Adana'dan, pansiyonlu sınıf ve yakın arkadaşım Hollanda'dan, yine başka bir pansiyonlu arkadaşım Almanya'dan ,İzmit, İzmir ve Ankara gibi illerden gelenler hariç diğerleri yakın çevreden gelmişlerdi.. Bu konuda yazacak çok şey var ama aklıma geldikçe paylaşacağım yoksa bu yazı bitmez.
Antik köy kahvaltısı ve mangal yeri, kişibaşı 20 liraya kahvaltı ettik ama güzeldi.Ben sanırım konuşmaktan pek bir şey yiyemedim.Sadece lokma vardı hatırladığım, özlemişim güzel geldi :)

Deli gibi fotoğraf çektirdik, çektik.Facebook yıkıldı :) ben döndüğümden beri ama buraya yazı yazamadığım gibi,oraya da foto koyamadım daha.
Göl kenarı, uzaktan görünen Beylikdüzündeki tv kulesi..

Antik'ten çıkıp arabalara doluşup Büyükçekmece gölü kıyısında ve köprünün diğer tarafında Dalyan Sanat Cafe diye hoş bir mekana gittik kahve içmeye..Ben sabahtan o gün annemin arabayla gittim, dernek başkanı arkadaşımı da aldım. Evdekilere de söyledim ancak akşama dönerim diye..

O gün hava güzeldi ama esintiliydi,dışarıda oturulacak gibi değildi.Zaten öyle havalarda en yapılmayacak şeydir dışarıda oturmak adamı serseme çevirir deniz havası..Bende oturduğum yerden çektim bu fotoları.Herkes birbirini çekerken mekanı çektiğim 3-5 fotodan biri oldu bunlar. Bu yüzden çok ahım şahım değiller.

Manzara ve görüntüler çok güzeldi,en kalabalık grup yine bizdik.
Akşamüstü dağılmaya başlayınca , ben en yakın arkadaşlarımdan ikisi ile izin isteyip yemeğe gittim.Bu saatler de cila gibi geldi herşeyin üstüne..
Şimdi oraları bilmeyen biri için zor bulunan bir yer ama şöyle söyleyeyim,yemyeşil ve villarla dolu bir köy diyelim,deniz kenarında ve Gürpınarın altında.
Armutdibi diyor yerlisi.Buraları ancak bizim gibi eski çekmecelilerin bildiği yerler aslında.Bende uzun zamandır gitmemiştim.Biz üç iyi ve yakın arkadaş kaçtık ve tüm gezinin üstüne keyif alınabilecek en güzel saatlerdi diyebilirim.Benim yakın arkadaşlarım sadece bu arkadaşlarım değil, kankilerim çok ama onlar dahil özel bir grup bu.Aramızdan birine daha ulaşamadık (görüşmüştük ama izini kaybettik yine ,o da yurtdışında) ve iki kız iki erkek çok çok iyi bir arkadaşlığımız var hala.
Diğerlerinden hangi birini sayayım,herkes de çok özel benim için.Beni tanıyanlar yeni dostluklarıma ne kadar önem verdiğimi bilenler eskiler için ne hissedebileceğimi anlarlar artık.. Akrabalarımı görmüş gibi gezdim o gün,herkes de beni aynı sıcaklıkla karşıladı.Ben 6 sene boyunca sınıf başkanı olduğumdan herkesi adıyla soyadıyla hatırladım ama herkes biraz soyadı konusunda zorlandı.Pansiyonlu arkadaşlarımızda gelmişti ki babam yatılı kısmın müdüryardımcısı olduğundan hepsi kardeşim gibidir erkek yatılıların.. Çok güzeldi, senelerdir eksik kalan yanım tamamlandı diyebilirim..

Yolu düşen olursa , gavurdağını denesin nefisti,Baraka restaurantta.. Birde tandır aldık,mezeler enfesti,rakı da :) Ben araba kullanmama rağmen iki duble içtim. Yalnız müziği tarzımız değildi , en yakın zamanda değiştirmeliler..Biz o muhabbette anlamadık ama kötü müzikli ortam zor oluyor..
Teyzemin kızı o gece için eve çağırmasaydı maç seyretmeye kalkmaya da niyetimiz yoktu ama annemler gitti , ben arkadaşlarımı bırakıp daha geç gittim onlara..

Burası çekmece de cumartesi pazarı kurulan cadde. Her yer ışıl ışıl ,çekmecenin böyle deniz görünmeyen yerleri bile güzel manzaralıdır..
Yukarıdan görülen ışıklar E-5 kenarında.

Ben gittiğimde maç başlamış, çay faslı vardı. Bir tane teyze kızım var ve Ispartaya düğününe gittiğim akrabam o.Beraber büyüdük sayılır,o benden büyük ama arkadaşımda aynı zamanda.
teyze oğlumda öyle. Ablam,ağbim gibiler..
Burcu pazartesi işe başladı, bizde evde kalanlar olarak o yokken bol bol türk kahvesi içtik.O nescafeci :) Allahtan Fhm'de türk kahvesi seviyor.. Ben yaptım içtik :) Orta şekerli ama fal bakmadım orada.. Nedeni yok canım istemedi. Ben güzel kahve yaparım, köpüklü ve sıcak olur.. Uzunbey pek içmez, bende ancak biri varsa yapmayı seviyorum yoksa kendi kendime yapmam dışarıda içerim ama yalnızken..

Gecelerimi beraber geçirdiğim tospağa bu :) Hiperaktif olan. Birde sert bakışları var ki anlatamam.
Bu çiçeğin ismi kalp kalbe karşı :) Fethiyeden.. Annemin balkonda, çok sevmiş yerini ve uzamış.Benden gitti ama bendeki kayboldu, ilk fırsatta tekrar bu çiçekten edinmeyi düşünüyorum..

Annemin balkon. Babamla her bulduğumuz boş zamanda sohbet ettik, kaktüsleri nefis büyümüş, çiçekler açmıştı.
annemle pazartesi günü Migros alışveriş merkezine gittik.. Annem bayılmadan da döndük, gitmişken rölyef sergisini de gezdik. Ben ilgi alaka durumlarından sergileri, iç çamaşırı dükkanlarını, ayakkabıcıları, çantacıları, büyükbeden mağazalarını ve mutfak markalarını ve dekorasyon dükkanlarını sevdiğimden hepsini gezmeden döndüğümüz için biraz üzgündüm ama :)) idare etmeye çalıştım artık.


Sergi güzeldi, konakları beğendiğimi farkettim birde.

Son gün Beylikdüzünden bir görüntü.. Öğlen babamla ve arkadaşıyla yürüdük sahilde, öğretmen evinde oturup annemin çevre derneği toplantısının bitmesini bekledik.O gelince teyzeme ve çarliye uğrayıp vedalaştım ve eve döndüğümüzde burcu da işten gelmişti.
Herşey çok güzeldi, burcu'nun artık orada olması, gittiğimde Çarlileri görebilmek, okul ve sınıf arkadaşlarımla buluşmak, yakın arkadaşlarımla görüşmek, eski zamanları yadetmek ve Çekmecenin güzelliklerini seyretmek, babamla sohbet etmek ,atahanla şakalaşmak ve annemle eskisi gibi gezmek de güzeldi.
23 mayısta el sanatları pazarımız var, bugün hava biraz bulutluydu.Umarım pazara kadar hava toparlar.Gelebilecek olanlar için el sanatları pazarı Çalışta köprüye giderken.. mavikuş standımızda olacağız..
Biz liseden mezun olduğumuz sene Sezen süper bir albüm yapmıştı, tüm şarkıları hit ve süper..
Benim en sevdiklerimden.. Sezen Aksu 88
Bu yazıya özel bir şarkı olacaksa o albümden olmalı.. Tuğba Özerk söylüyor.. El gibi

10 yorum:

tulina dedi ki...

Hosgeldin sevgili Asortik,
annenin becerileri bir harika hepsine bayildim ellerine saglik.
Bizde burada bos durmadik festivalde gorursun yaklasik iki haftadir epey bir ugras icindeyiz.

Gülen Tezer dedi ki...

Canım asortiğim, hoş geldin. Kısa da olsa ailenle özlem giderdiğin için çok sevindim. Lakin Türk kahvesini sevdiğini bilseydim dün sana nescafe yerine Türk kahvesi yapardım :) Annecik çok becerikliymiş, kırkyama sabır ve zevk işi. İlle de beni mahcup etmesi gerektiğinden peçeteliğimi de görmüş oldum bu arada :/ Çok ama çok teşekkür ediyorum.
Ben de yatılı okul arkadaşlarımla görüşüyorum her temmuzun ikinci pazarı. Bu sene de o tarihte Ankara'da olacağım için gidebilirim sanıyorum, artık Ankara'da değilim ya :) Öpüyorum büyükçe :)

Adsız dedi ki...

HOŞGELDİİİN :))))
Nihayet ya özlemişim paylaşımını...
Anneciğin ellerine sağlık çok güzel eserleri :))
Keşke bana da güzel bir vesile ile İstanbul yolu gözükse :))
Pazar günü standa uğramak istiyorum Mavikuş için giysi ayardım :))
Görüşmek üzere :))

Sevgiler
Nurdan KARAKAŞ

yalnızlar kraliçesi dedi ki...

yine her zamanki gibi sen anlattın biz de seninle gezdik sanki..çok yaşa emi.. anneciğinin ellerine sağlık, ne kadar güzel olmuş hepsi de.. sevdiklerinle sevgi dolu kal asortikim..

Asortik Krep dedi ki...

Tulina,Hoşbulduk. Merak ediyorum standınızı,yarın umarım hava güzel olur..

Gülen, ben herşeyi içmeyi seviyorum da..Normalde Burcuya desem Türk kahvesi yap içelim diye yapmayı sevmediğinden içemiyoruz, bu yüzden Türk kahvesi yoksa bütün gün nescafeleri o yaptı biz içtik.Zaten bana takılıp durdu sen buraya gezmeye mi geldin, biraz iş yapsana diye :P

Asortik Krep dedi ki...

NurdanKarakaş; hoşbulduk canım :)Bir daha ki sefere beraber kaçsak istanbula olur mu..? :) Pazar günü yağmurlu olmazsa ordayız.. Beklerim..

Yalnızlar Kraliçesi, güzel dileklerin için teşekkür ederim..Umarım bir gün görüşme fırsatımız olur :)

Kirpikteki Gözyaşı dedi ki...

Asortikcim geçmiş doğumgünün mutlu olsun:) Geç oldu ama kusuruma bakma! İstanbul süper geçmiş belli. Paylaşımlarınız ne güzel! Maşallah diyorum her anlamda! Öptüm kocaman:))

Adsız dedi ki...

HOŞGELDİN.
Bu yazıyı kaç saatte yazdın Asortik benim okumam epey uzun sürdü de:)
O el oyalamak için yapılan eldivenler tüm deliklerine rağmen ne sıcak tutuyorlar,iyi bilirim;)
Biyo

Asortik Krep dedi ki...

Kirpikteki Gözyaşı, teşekkürler :)

Biyo, bende ilk gördüğümde öyle düşünmüştüm :) ama süperler..Dün gönderdiklerini açtım,sen de süpersin :))

Nilgün Komar dedi ki...

harika bir yazı eline sağlık..
geçirdiğin güzel günler için senin adına mutlu oldum.. sevgiler..