Perşembe, Eylül 13, 2007

en sonunda..düğün




Atahan'la sünnet teyzoşu karşılıklı Güzelyalı da çamlar altında oynarken...(tabiki artık kaldırdım)









Önce günlerdir beklettiğimiz için resimdekileri sayalım.. Soldan sağa Lüleburgaz' dan geçen sene evlenen Lüleburgazın süper adamlarından amcamın eşi yeşil elbiseli E. , onun yanında Burcu'nun yakın arkadaşı,benim oyun kankam, gelin-damat oyunu oynadığımız ,bir görüşte bayıldığım B., onun yanında benim güzeller güzeli kız kardeşim Burcu; tatlı bir kırmızı tafta özel işlemeli elbiseli , Annemle Burcu'nun özenerek diktirdikleri bence gecenin en güzel elbisesi, sünnet annesi Burcu , onun yanında blog dünyasının sünnet teyzoşu Asortikkrep-ben-, arkamızda her zaman anlayışlı ve idareci mor kraliçe Annem S. , sağımda yine Lüleburgaz'dan halamın kızı Diş hekimi N., (İstanbulda çalışıyor..) ve Burcu'nun arkadaşı Didem..




Yeni gelin Bülent Ersoy kadar iri çıkmışım ama aslında Uzunbey düşmeseydi rejimim güzel devam ediyordu..Son iki hafta tek öğün beni sarstı..Direncim kalmadı ve rejimim bozuldu biraz.
Burada sözüm vardı Çağıl'a eteklerimi kaldıra kaldıra oynayacağım diye..O sözü yerine getirirken..


Elbisenin hikayesini biliyorsunuz ..Herkese surpriz olan etoldu aslında..Burada tesadüfen bulduğum ve hemen alıp bunu mutlaka düğünde kullanmalıyım diye daha kumaşı almadan karar vermiştim ve kimseye söylemedim.Her eksiğimi tamamlayıp, valize koydum ve düğün saatine kadar da kimseye göstermedim..Zaten zamanımda olmadı.


Uzunbey ve Çağıl'la düğüne gidemeyeceğim belli olunca ilk işim otobüslerden yer ayarlamak oldu..O kadar zor ayarladım ki İzmir otogarındaki Truva satış temsilcileri beni çıldırttı..Şimdi direk Fethiye'den Çanakkale yok, İzmir üstünden de zamanı ayarlayabilmek için bir sürü telefon açtım..Adamlar yani Truva Seyahat hem online bilet satmıyor hem de tabelalarını 2.5 ay önce astıkları Fethiye otogardan satış ve sefer yapmıyor.Öyle bir şey ki sadece İzmir -Çanakkale arası Truva var..Kamil Koçların saati bana uymuyor.Bende istiyorum ki Uzunbey cuma günü işe gelsin ,işlerimizi halledelim ,eve dönelim ,ben otobüse gideyim ama olmadı..Saat 15.30 arabasıyla İzmir yaptım, gelin biletinizi alın yoksa bileti yarım saat önce satarız diyen İzmir Truva ile konuştum ve 18.00 arabasına yetiştim ucu ucuna..Neyse otobüse bindim, beş saatte Çanakkale 'ye geldik.Otogar'dan Burcu'nun evi yakın sayılır annemlere beni almanıza gerek yok, ben taksiyle gelirim ama kapıyı açın telefonu çaldırınca bir de Burcu yollarıma gül döksün dedim.Saat 3'te Çanakkaleye ordan da Burcuya geçtim.Doğal olarak Burcu yorgunluktan geldiğimi duymadan ben hemen annemlerin odaya geçtim.Saat 4.00 olduğunda alarm çaldı ve Burcu kurduğu alarmla uyandığında ben evdeydim.Sarıldık tabiki ve konuşmaya başladık,aslında çok yorulmuş ama ben susmayınca o da konuşmaya başladı..Yanıma uzandı ve 6 da zorla arkamı dönerek ancak uyuyabildik :)




Sabah onun mutfağında kahvaltı masasında sohbet ederek hem kahvaltı ettik hem de hazırlandık.Alışveriş ve misafir karşılamak için çarşıya çıktık.Bu arada ben nasıl becerdiysem fotoğraf makinemi otobüste bozdum ve bir kare çekmeden fethiye ye döndüm.Bu duruma o kadar çok üzüldüm ki Uzunbey benle dalga geçtiğinde biraz lafla hırpaladım sanırım dönüşte :)) Artık huyumu biliyorsunuz sataşan yanar..! Kurdele gibi akşama lazım olabilecek bir kaç eksiği tamamladık ama aklımız alışverişte gelen misafirleri karşılamaya iskeleye geçtik.Karşıya yani Trakya tarafına geçmek için arabalar iskeleden geçmek zorunda.Gelenleri de evi bilmediklerinden ordan karşıladık,otobüslerle gelenleri de daha sonra Burcuyla pasta almaya çıktığımızda karşıladık.Bazen biz,bazen Annem karşıladı..ama ben yolları bilmiyorum ve yanımda co-pilotluk yapan birileri var..Yoksa evi zor bulurum..İskele kolayda alışveriş ve bilet almak için sık sık aşağıya indik çünkü.Doğumdan sonra hep arabayla geldim ve ancak en fazla 3 gün uğradığımdan pek etrafı bilmiyorum ama ilerleyen saatlerde neler yapabileceklerimi beraber keşfedeceğiz :))




Ayın sekizi yani eylülün sekizi Babamın doğumgünü..Zaten onun için bir gün erken gitmek istedim Çanakkaleye..Ayrı geçirdiğimizde hüzünleniyorum ve geçen sene de çok istemiştim beraber olmayı,olamamıştık.Burcularında evlilik yıldönümü olduğundan akşam için pasta alayım hediye herkese ve kesip kutlayalım hep beraber ,diye yeni açılan Kipa'ya gittik.Tanrım o ne manzara..En güzel yere Burcu'nun okulunu -yeni bitirdi ya, ÇÖMÜ-alt kısma ise Kipa'yı yapmışlar..Ben etrafı seyretmekten zar zor park yerine girdim ve eksiklerimizi alıp eve döndük ki ev dolmuş..Misafirlerimiz gelmiş,gelenlere yemek çıktı, yeni gelenlerle konuşuldu,hasret giderildi ve akşam oldu.Derken ertesi günün de geçen sene evlenen amcamla eşinin doğumgünü olduğu farkedildiği gibi akşam ki kutlamaya dahil edildi..Biz yedik, içtik derken Atahan'ın amcası L. , akşama kına gecesi yapalım Atahan'a dedi..Olur biz zaten akşama pasta kesecektik dedik ve akşam bir de kına gecesi yapıp eğlendik..Sonra yatarken her 3 odaya da misafirler yattı. Babaannem, halam,eşi ve 2 çocuğu,annem,babam, ben, amcam ve eşi, büyük dayımın eşi ve çocuğu vardı o gece evde yatan.Atahan'ın amcası ve eşi,halası,eşi ve çocukları,babaannesi ve babasının arkadaşı olan diğer misafirler gittikten sonra Burcu'nun karşı komşusuna Burcu,eşi ve Atahan gidip yattı ve sabah uyanmak üzere ayrıldık.Bu arada çok yakın ama bir ev dolusu akraba içinde kına şarkıları söyleyip oynadık.Atahan sanki her sene sunnet oluyor edasında oyunlar oynayıp etrafta koşturdu ve hiç durmadan gecenin starlığını sürdü :)








Ertasi sabah ,gelecek olan misafir grupları aslında azdı,çünkü ramazan girdiğinden ve son dakika ayarlamasıyla tek boş günü olan pazar akşamı düğününe ertesi gün özel okulda açılış yapacak olan ailemizin bazı çalışan öğretmen fertleri katılamadı..Küçük dayım ,eşi ve çocuğu,Çarli,Teyzem geldi.Hep beraber yemek yedik ve sohbet ettik.Bu arada sofralar konuyor,kalkıyor,temizleniyor ve yenileri kuruluyor..

Çanakkale'de ki adet, aynı gün içinde mevlüdü,konvoyu ve düğünü yapmak..ama o kadar yorucu oluyor ki biz İstanbul'da sanırım bu bizlere uymayan kısımları eleyip düğünle mevlüd işlerini ayırmışız ..Bir de tencerelerle akşam için yemek,(yenemedi doğalolarak,gece atıştırdık düğünden gelince ve ertesi gün biraz yendi)mevlüd için etli-pilav geldi dışardan hazır.. Biz sadece servis yaptık..Önce davulla zurna geldi kapının önüne, Burcular çıktı ve oynadılar..Tabi ki bizde..Ben bile asortik asortik oynadım sokakta..Teyzoşuz ya..Sonra mevlüd başladı..Camdan dışarı verdiler bütün mahalle dinledi aynı zamanda..Bu kısımdan pek hoşlanmadım ama misafiriz ya..Onların adeti..Baktık,dinledik.Neyse dediler ki konvoy yapılacak,gençler arabalara,yaşlılar mevlüdü dinlemeye kalacak.İyi de bizim sülalede hiç yaşlı yok ki :)) Biz hepimiz arabalara konduk.Önceden kurdele taktığımız havluları arabalara astık..Dayım davulcuların oturtulduğu 4x4 üstü açık bir arabayı aldı, bizlerde amcamların 39 plakalı arabasına, annemin 34 plakalı arabasına, Çarli' nin 34 plakalı arabasına paylaştık kendi misafirlerimizi ve konvoya takıldık.Diğer arabalar 17 plakaydı..Sanırım bir de 34 plaka atahan'ın amcasının arabası vardı. Tam olarak 2 saat çanakkale sokaklarında gezdik, Güzelyalı denen harika bir yazlık yerleşim yerine gittik Çanakkale dışında..(oraya bayıldım ve çamların altında bahçeli evler ormanın içinde ..eğer orada otursam kesin yazlık alırdım ..bizim çalışa benzettim biraz.)Bir ara İzmir yolunda etrafta evler bittiği halde gidince bunlar düğünden vazgeçti beni bırakıp gelecekler dedim ama meğerse çevre yoluymuş orası..Bu arada ben arkalarda kaldıkça ataklar yapıp önde yarışan amca ve babanın arabalarının arasına kayıp tam olarak Atahan'ı ve diğer çocukları gezdiren eski model, havalı, kırmızı, üstü açık show arabasının arkasına giriyorum.Araba da şöför ve sadece büyük olarak Burcu var ama Burcu bildiğiniz bir Belgin Doruk sanki..Siyah ,yakası açık kesimli bir elbise giymiş o kadar güzel yakışmış ki elbise, Burcu'mu,Atahan' mı yoksa araba mı daha havalıydı derseniz hepsi birbirinden şıktı diyeceğim.Sonra konvoyun diğer yarış sevdalılarına kaptırıyorum yerimi ya da yolu bilmediğimden arkada kalıyorum falan bu yolla taa Güzelyalı civarındaki piknik yerlerine kadar gittik.Meğer orda çamların altında durup oynanırmış,adetmiş..Tabii ki bizde inip oynadık, hatta kasap oynadık.Trakyalıyız ya zaten onu oynamazsak ölürüz :)) Çok güzel yerdi,nette de bir tane güzel resmi yok..olanlar yayınlasın..yani çanakkaleli bloggerlar olabilir ya da oralılar..güzel yalı resimleri yollayın bana :))

Dönüp kuaföre gideceğiz beşte güya, nerde 5.30 du ancak eve döndük,mevlüd bitmiş pilav faslı vardı..Burcuyu ve halamın kızı ile amcamın karısını alıp kuaföre gittik.Annem, dayımın eşi ile daha erken gitmişti zaten.Şimdi Burcu'nun makyajını evlendiğinde de ben yaptım.Yüz hatlarımız aynı ama o açık kumral olduğundan tonlar değişik.Makyaj çantamı almamışım o acele ile..Kuaförde bizi ilk çıkaracak ben Burcunun makyajını yapıp dönüp kızları alacağım da..Bu sahile yakın stad civarı ışıklar ile sahil arasında bir kuaföre gittik adı ayhan olabilir -burcu düzeltsin yorumda-hatırlayamadım sinirden.. burcu erken çıktı,o arada beni aldığından burcuyu bırakamadım ve benim saçım bitinceye kadar diğerlerinin ki bitti en sona ben kaldım.araya müşteri aldı,oysa bizim randevumuz var.sarılı olmasa saçım çıkacağım o kadar kızdım.çırağı başladı ona bıraktı saçımı,oysa ona demöişim en kaprisli benim bak benimle ilgilen..burcu ve annem bu konularda sakindir ben adamı öldürebilirim saçım için..çünkü kendimiiyi hissetmem gerek..tanıyan varsa söylesin çok kıro buldum onu bir kuaför için..yapılmayacak tüm hataları yaptı çünkü.ona da dedim ki savaşta at değişir mi? yani şu ortamda başkası saçıma başladı,sen aldın ve beklettin beni..oysa istediğim gibi saçımı da yapmadı,taç almıştım kipa dan..onu takıp hatırla sevgili saçı yapacaktım ..beceremeyeceğini anlayınca yapamam aynı şekilde dedi..ben de kızdım ve sadece fön çek sıkıldım artık dedim.çıktık.iyi de biz çıktık ki düğün başlamış..Yani saat sekizi geçiyor ve daha giyineceğiz..evde sadece babam kalmış..herkes gitmiş..burcunun da makyajı eksik ve düğün salonuna gitmiş..ben tabii çok üzüldüm..neyse hemen giyindik ki babamla dışarıya çıktık.arabaya bindik ama babam da arabayla geliyor eve hep ve "dabakoğlu tesisleri" ni bilmiyor..hemen bir komşuya sordum otoparktaki..sahilde dedi..iyi de ceple arasam burcuları telefonla oraları bulmak zor..biraz yaklaşmak lazım..Biraz sordum,biraz içgüdüsel,biraz da fırlamalıkla elimizle koymuş gibi bulduk, yoldan da aradık ve önüne geldik..bayağı gelen olmuş yine de..ben hemen burcuyu kapıp tuvalete götürdüm ve zaten çok açık renk olan cildine ona ağır gelmeyecek biraz renkli bir makyaj yaptım :) önce hemen emin olamadı çünkü simli far kullandım ve ancak ışıkta parladığında makyajının ve kendinin güzelliği çıktı ortaya.

İlk dansımı çarli ile yaptım..Onun eşi de gelemeyen öğretmen ekibinde olduğundan ikimizde yalnızdık.Babamla,amcamla,çarli ile dans ettik,dayımla ve halamın oğluyla oynadık.ve diğer tüm konuklarımızla düğünün başından sonuna kadar hiç oturmadan denebilir hatta ara ara Burcunun eşinin akrabalarına gidip aa siz yavaşlamışsınız ben görmeyeli diyerek :)), bu çanakkaleliler de az oynuyor :)) diyerek onları da katıp sahneye oynadık,OYNADIK,OYNADIK..

İlk girdiğimde Burcu Marfan burada dedi..(Çanakkaleli bloggerlardan)Girdiğim gibi hemen sahneye ittiklerinden beni hem oynuyorum hem de Marfan' a bakıyorum. Söyle Burcu hangisi..Olmaz ,merak et biraz..Kız Burcu söyle lütfen..Olmaz sen bul diye diye beni oyaladı..Ben de anneme yapıştım bana eziyet ediyor,göstersene diyerek..Onlar tanıştı hatta ortak dostlar çıktı görüşülen..bu yüzden annem tanıyor ve bana gösterdi..bende gidip merhaba dedim :) seni ayakkabılarından ve etolünden tanıdım dedi :))
Yalnız sen daha uzunsun onlardan ..Annemle burcudan bahsediyor..Aslında çok uzun değilim ama tipim iri ve önceden spor yaptığımdan kemiklerim biraz gelişmiş :)) dedim.Annene benziyorsun dedi :) zaten hoşuma gider bu söz..Onu da çok sevdim ve gecenin ortasına kadar ara ara sohbet edip görüştük.Çok hanım bir kadın..Burcu da çok sevmiş zaten bu yüzden görüşüyorlar bildiğim kadarıyla.





Benim etol, yatak odasında gece lambasında asılı..İşlemesi gözüksün diye resimlerken astım.Gitmeden önce..





Bayağı bir oynadık,oturduk,sohbet ettik ve artık bazı misafirleri geçirmek için denize sıfır olan tesisten çıktıkça o terle artık akdenizli sayılabilecek kadar sıcağa alışkın olan ben rüzgarı yedim..Salı günü sesimin işte çıkmayışı ve kısılması da bu sebepten..İsteyerek yaptım..pişman değilim..



Herkes çıkınca ,babamlarda halamın kızını geçirmeye iskeleye gidince ben Burcularla kaldım..Erkek tarafının bütün aile fotoğraflarında baş köşede resim çektirdim..Sağolsunlar illa beni de aldılar aralarına..Espriler yaptık,güldük,eğlendik ve eve geldik.Burcunun eşi içki almaya çıktı ve gelirken onları da bize getirdi yani onlara :)) oturup düğün yemeklerini gece geç vakit yedik hep beraber..sonra uykusu gelen çekildi ve ben o saat biyonun bana mesaj çektiğini farkedip cevap yazdım,sonra da telefonu yeni aldığımdan beceremeyip saati çok geç bulduğum için yazdığım cevabı yine ona yollayıp istemeden de olsa cevap verdim :) mutfakta erkek muhabbetine eşlik edip bira içtim,burcu da..dayanamayacak kıvama gelince de yattım.bu yaklaşık 3-ya da 4 civarına gelebilir bilmiyorum..sabah 9 da kalktım ve hemen kahvaltıya oturdum.çünkü 11.30 da otobüse binmem gerekiyordu..



o gün beni geçirmeye annemlerle halam geldi..gece elbisemi her yerde insanlar uyuduğundan banyoda çıkarıp duş almıştım..orda unutmuşum,gümüş küpemi de kaybettim.ev kalabalıktı ve her yer valiz doluydu..ama çok keyifliydi..aynı çocukluğumuz gibiydi..herşey pür neşe içinde ,sorun çıkmadan bir şekilde iyi bir planlamayla sürüp gitti ve sayılı gün geçti.otobüse binip tam olarak izmir de kamil koç'un bir bilet parası kazanmak için yarım saat önceden ayırttığım biletimi satması sonucu 2 saat izmirde o uyuz otogarda bekleyerek geçirdim ve 18.00 arabasını giderken seyrettim..bilet kalmamış ve ben sekiz arabasına kaldım.yarım saat içimdeki kızgınlığı ancak dizginledim ve "haksızlık bu" dediğim için beni azarlayan izmir kamil koç satış temsilcisi o tabak suratlı herife gidip içimdekileri kusmamak için kendimi dizginledim.orta bankodaki tabak suratlı bir cümlemden nerdeyse beni dövecek kadar sinirlendi ve ben ona ,o bana söylenerek "tamam yanlış marka seçmişim ben" diyene kadar da sürdürdük atışmamızı..tanıyan varsa yolu düşen de söylesin lütfen ona ..yarın öbür gün kamil koç ona müşterileri azarlıyor diye madalya takmaz, hatta başka bir sebeple de işten atar o da ancak böyle kraldan fazla kralcı olmakla ancak başkalarına çalışır böyle..çalıştığı yerlerde hep otogar olmaz..kendi ayarında yerlere düşer sonra..Birde yolculuk dergilerinde kadın yöneticiler tarafından bu şirket yönetiliyor laflarıyla prim yapmaya çalışmıyorlar mı sonra böyle dengesiz satış temsilcileri kadınları azarlayınca da bence etkileşim sıfıra iniyor..sen istediğin kadar dergi çıkar,reklam yap..davranış önemli para ya da gösteriş değil. alimallah hem gösterişli işler yaparım,davranışımında arkasında dururum, satışımında ama böyle uyuz elemanlara da düşmem..pırıl pırıl hala insana odaklı çalışma arkadaşlarım var benim..öyle resim çektirip dergi çıkarmakla olmaz bu işler ...Hem ben otobüs şirketi kurarsam gece olunca benim şöförler camı açıp açıp sigara içemezler vallahi..Bizde yasak herkese işler..şöförü,yolcusu farketmez..iki kalite hizmet yoktur anlayışımızda :) Gittim adına bakayım diye şikayet edicem ya..adları yazmıyordu gömlek yakalarında..hem truva hem de kamil koç izmir otogarı temsilciliğine 10 üstünden 0 verdim..hem telefonda konuşmasını bilmiyorlar diye hem de iş yapmayı bilmeyip hava atmaya çalışıyorlar.çok kalabalıkmış izmir.iyi de istanbul daha kalabalık ama kimse orada böyle kaba konuşmaz,telefonu bir an önce çekip git der gibi hızla kapatmaz..orda adamına göre muamele yapılır, böyle kendi ölçülerinde olayı basitleştirmezler.. izmir geçişli gitmem bir daha zorda kalmadıkça çünkü kalite çok düşük. izmirliler atlamasın hemen..sadece kızları güzel hatta bazıları -diğer izmir kızlarından - daha güzel gördüğüm kadarıyla :))



-forumun oralara da gittik ya geçen sefer..ikeaya,ordan aklıma geldi..



neyse gece yolculuğuyla geldik fethiyeye..yolda uyurken muğla da şöförle muavin kavgasından uyandım..hatta şöför daha otobüse bindiğinde izmir de ramazan yaklaşıyor diye herhalde bir kaset açtı dini yayın yapan..o ne ya.. otobüse binipte böyle ruhsal konulara girmek o dakika da benim sinirlerimi oynattı,moralimi bozdu zaten..bileti almasaydım atlayıp giderdim..ben zaten duygusal biriyim.. bazen gerekli gereksiz anlarda anneannem aklıma gelince aşırı duygusal oluyorum.. neyse ben tam arkasında oturduğumdan herhalde ve elektriğimi anladı da çıkardı kaseti..yoksa ne yapardık bilmem.



truva da gece edremit ya da burhaniye otogarında kapıda pazarlık yapıp söyleniyor..zaten bir yolcu almışta..efendim kapıya veriyormuş parasını da..iyi de senin işin bu..yeri ve zamanımı pazarlık yapmanın..kural kuraldır o para ödenecekse ödeyeceksin..bir ya da iki yolcu için bence bozulmamalı..ya bizim uykumuz ve bozulan sinirlerimiz ne olacak..herkes uçakla ya da trenle gidemez ki..işte benim uçak korkum var..çok mecbur kalmadıkça binemiyorum.reva mı böyle otobüs yolcusuna kıro nuhabbeti çekmek.yani her gün gördüğün insan muamelesi yapmak? Of yani..



Gece 2 de taksiye atlayıp çalıştan eve geldim ve soyunup yatağa attım kendimi..O geceden bu güne koşturup duruyorum.önce resimleri bekledim ve bugün bile en az beş kere büroya inip çıktım.uzunbey araba kullanamıyor ve daha bir ayımız var..onun işlerinin hepsini beraber yapıyoruz yani onunla her yere gidiyorum..uygun olup olmayan her yere..



bugün resimleri yükledim, akşamda yazıyı yazmaya çalıştım..bu ay taşınmamızda lazım..yani..doktorlar,otobüs firmaları derken sıra usta milletine geldi :))



gelecek sayılarda bir ustaya sinir olup kafayı yememek için ne gibi yöntemler izlenebilir yazılarımızla karşınızdayız ...



Bu arada..okullar açılacak ve bizim bir sürü burs vermemiz gereken öğrencimiz var..oysa burs vermek isteyenler ise çok az..Sizlerden ricam eğer vermek istediğiniz fitre ve zekatları bizim öğrenciler olabilir ya da başka öğrenciler..mutlaka okumak isteyen çocuklara,ihtiyacı olan öğrenci velilerine verin ki onlarda aydınlansın..hayatlarını kurtarsınlar..bunlar çok büyük maddi olanak istenen şeyler değil..mesela ayda 75.ytl ye bir öğrenci okutabilirsiniz..isterseniz öğrencinin kendi hesap numarasını alabilirsiniz ya da bankaya dernek hesabına o öğrencinin adına yatırabilirsiniz..böylece herkes öğrencisini takip edebilir..gönlünüzden kopan 100 ytl ile bir çocuğun okul masraflarını karşılayabilirsiniz hatta sadece 50 ytl verip herhangi birinin ayakkabı sahibi olmasını sağlayabilirsiniz..eğer bir çocuk okutmak istiyorum derseniz..0 252 612 66 56 nolu telefondan mavi kuş 'a ulaşabilirsiniz.. ya da sitedeki hesaplardan birine istediğiniz miktarda para yatırıp hangi çocuğa ne alındıysa sizin paranızla özel bilgi dahilinde izleyebilirsiniz..bunlar 50-75-100 ytl ile yapabilecekleriniz..devamlı da yatırabilirsiniz sadece bir kereye mahsusta verebilirsiniz..ya da bir çocuğu emanet alıp herşeyini karşılayabilirsiniz..adınız bilinebilir ya da bilinmez bu size kalmış..burda derneğin yaptığı ihtiyaç sahiplerini iyi belirlemek ve takip etmek. http://www.mavikus.org/



Sağlık problemlerinden dolayı 2 haftadır koşturamadığımız kampanya için gelecek hafta bir gece iftar sonrası sahilde tanıtım yapmayı planlıyoruz..



Bize çekirdek göndermek isteyen kişilerden isteğim kasım ayına kadar çekirdekleri biriktirip ,en yakın yurtiçi kargo şubesine teslim etmek.sonra hangi şubeye verdiklerini bana mail atmaları ..Oradan biz fethiyeye aldıracağız..şimdilik sistem bu..



asortikkrep1@gmail.com da adresim..



görüşmek üzere..



Not: Burcu'nun kınalarını ve halayda ayakkabıları atıp en son ayakkabısız oynamamızı yazmamışım..şimdi biz istanbulda büyüdüğümüzden öyle kına yapıp gezen tipler değiliz pek..hayatımın ilk kınasını fethiyede bir arkadaşım için 30 yaşımdan sonra elime yapmıştım.bu da ikinci oldu..kendime evlenirken kına istemedim zaten..sanırım burcu da pek anlamaz bu işlerden ama burcuya dikkatle bakarsanız elleri kına dolu :)



halayda da en son artık ayakkabıları fırlatıp bir oynadık ki gerçekten final oldu..çok güzeldi her şey ve çok eğlendik,çok oynadık yani ben en çok oynadım sünnet teyzoşu olduğumdan..her yöreyi oynarım ben hem de her müzikte sallanacak ritm de bulurum. güzeldi işte bizde sonuna kadar eğlendik..hep oyunhavası ve çiftetelli çaldı..arada espriyle attırdık bir iki travolta fügürü:))

37 yorum:

Adsız dedi ki...

Ay ne güzel olmuş ama kim kimdir kelleler yok :) anlamadık valla. Rejimi de dert etme canım hatunun etlisi makbul. Bir de etol orda kalsın tam benlik romantik olmuş işte :)

Eda Suner
♥♥♥♥♥♥♥♥♥

gülçin dedi ki...

asortikcim ne güzel olmuş, özendim valla. bu arada kolay gelsin, ayrıca hayırlı ramazanlar.

mesaj kaygılı yorumlar yazan blogger

Nenoni dedi ki...

Vallahi abla kardeş ne şıksınız öyle,ikinizin de kıyafetlerinize bayıldım doğrusu.Burcunun kınaları ne güzel desenli filan.Laf aramızda ben de evlenirken sadece avuç içime minik bir kına yaptırmıştım:)

kedi dedi ki...

Aortiğim benim.Seni sanaldan da olsa görmek ne güzelllll:)
Etole bittim yalnız,çok orjinal.

kedi dedi ki...

"Aort damarım benim" gibi olmuş ayol ;P

Asortiğim benimmmmm:)))

Yani seni yakınen tanıyan,tanışan bir insan olarak yine fotoğrafını görmek ne güzel.

Seni tanımış şanslı bir fani:Biyo

Asortik Krep dedi ki...

Aman Eda, kiloyu kim takar ki bence önemli olan kişinin güzelliği..Gönül güzel olmayınca ve dışa vurunca ne yaparsan yap gözlere ve yüze etki etmiyor.Anlaşılıyor..

Gülçin,teşekkürler..Sana da hayırlı ramazanlar..Çok keyifliydi..Özlemişim kasap oynanan düğünleri :))(karşılamaları)

Nenoni, geleneklere uygun bir düğünü olsun dedik Atahan'ın.Yani onlar düşünmüşler ben de size söylüyorum :)
Kıyafet konusunda Annem çok güzel dikiş diktiğinden her türlü kıyafet konusunda fikir yürütecek kadar bilgiliyiz Allahtan.Hatta ben ukalalık bile yaparım.Alışveriş cadısı olduğum için de uçan,kaçan kurtulmaz.Yalnız bu sefer Fethiye'ye takılmak zorunda kaldım..İstanbula gidemedim mayıstan beri..Ayakkabı çantada Arowlarla ve kumaşta Bursa pazarıyla idare ettik yani..Etolu hazır buldum arkadaşım Aysetun sayesinde ..Birde komik birşey anlatayım sana..insanın sonradan görmüşüne dayanılmıyor..iyi bir marka var ,burada mağazada gördüm..ayakkabı markası..girdim ama hepsi çok yüksek topuk..artık giyemiyorum,giyersem de oynayamıyorum.neyse aa buraya da mı gelmiş dedim ki on sene önce bütün havuz terliklerim o markadandı..hala da saklarım bi tane yeşil renkte olanından.hatta yarışmalarda kızların ayağında olur genelde o marka.Satıcı kız sinir sinir baktı ve cevap bile vermedi.halbuki o markanın sahibi benim okul arkadaşımın abisi..kendisi de bir dönem akmerkezde mağaza da müdürdü.sen bezle gezerken biz takılırdık oralarda diyesin geliyor..ama yoruluyorum bazen cevap vermekten..insanları bu yolda biraz bilgisiz buluyorum itiraf edeyim..antikalarla dolu bir eve girip iyi de bunlar çok eski diyen tipler gibi yani..

Biyo, evet ben senin aort damarınım:)) şanslı olduğuna katılıyorum hem de Burcuyla beraber gördün..Bizde şanslıyız Sibelcim,pardon Biyo'cum :))

ümran dedi ki...

Sen anlattın ben yoruldum yahu,ne zor işmiş bunlar..Ama tatlı yorgunluklar bunlar dimi..Bu arada elbisen süper üstü olmuş bayıldım inan..Etol de tamamen elbiseye ait gibi duruyo..

Aysel dedi ki...

Asortik, çok güzel olmuş düğün. Orada olasım geldi. Burcu da çok güzel olmuş. Kırmızıya bayılırım eskidenberi. Ama bu kilolarla ne zaman kırmızı bir şey istesem "siyahı da var, hem daha ince gösterir" diye karşıma çıkaıyorlar. Kardeşim ben zaten 100 kiloyum. Siyah beni 60 kilo mu yapacak. Bırakın renkli renkli giyineyim. Elbisenin renkleri etrafımı da renklendirsin."

Tüm koşuşturmaların arasında mutlu günler dilerim.

Mutluveumutlu dedi ki...

Bir çırpıda okudum yazdıklarını :)
Hepiniz çok şıkmışsınız, herşeyin güzel geçmesine sevindim.
Sevgiler...

Asortik Krep dedi ki...

Limon,sağol canım..Ne güzel kelimeler bunlar ya )) Yani işte yaptık birşeyler..En azından kendimi rahat hissettim ve oynamama engel olmadı :) Askısı düşmedi,yakası açılmadı falan.

Ayselcim,bence sen hangi rengi giymek istersen onu giy..Bende turkuaz maviyi bulamamıştım ya çok üzülmüştüm..En üsteki resimde de dikkat edersen iri desenli bir kıyafet giymişim..Kendine yakıştığını düşündüğünü giy..Çok samimi bulmadıkça da başkasını dinleme..Herkesin tarzı farklı.

Mutluve umutlu,teşekkür ederim..Size de sevgiler.

Sanem dedi ki...

Ne güzel geçmiş düğün. Şık şıkıdım olmuş herkes :)) Dönmene sevindim Asortik.
Sevgiler.

Asortik Krep dedi ki...

Sanem, teşekkürler..Sana da sevgiler Turkuaz Kıyılardan..

sofi dedi ki...

DÜĞÜNE BAYILDIM,EN ÇOKTA OYUN KISMINA:)ÇOK ŞIKTIN,BERBER VE OTOBÜS KISMINI GEÇELİM ACAYİP UYUZ OLDUM.SEVGİYLE...

Asortik Krep dedi ki...

Sofi, bende sevdiklerini görme kısmına en çok bayıldım :))
Oyunda güzeldi..Güzelyalı güzeldi,Çanakkale zaten güzel bir memleket..

Adsız dedi ki...

asortikcim Allah damatlığınıda göstersin, hepiniz şık olmuşsunuz valla :)) etolüne de bayıldım tek kelime ile enfes sevgiler...

Adsız dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Calimero Mutfakta dedi ki...

Sevgili Asortik Krep.. Elbiseniz aksesuarlariniz super.. iyi gunlerde sevdiklerinizle hos anlarinizda kullanmaniz dilegiyle.. Bu arada benim dogum gunum de 8 eylul :) Sevgilerle

pınar dedi ki...

asortik hayırlı olsun. okurken yoruldum ve de aksilikleri okudukça da ben yaşamışım gibi kızdım. neyse o koşuşturmada olur böyle aksilikler. onları boşver de sen adına yakışır şekilde olmuşsun düğünde:P çok şık olmuşsun ve kendine yakıştırmışsın giysini.
düğün de eğlenceli geçmiş ne güzel. çok sevindim. Allah damaylığını da göstersin. düğününde de böyle şık şık giyinip göbek atın inşallah:P

Nasıl geçti habersiz... dedi ki...

Aaa Burcu'da bizim gibi tombikmiiş.. Bütün tombikler çok sevimli ve güzeldirler.nokta.:))
yüzlerinizi göremesem de bilirim.:)
Allah'ım haırlı ve çok güzel düğünlerle damatlığını da göstersin inşallah.:)

Asortik Krep dedi ki...

Azimli, teşekkür ederim..Çok sağol..Umarım hepberber damatlığını da görürüz..Fethiyeden sevgiler sanada :))

Calimero , senin de doğumgünün kutlu olsun..Babamla aynı gün doğduğunuz için seni daha yakından tanıyormuş gibi oldum :)) Bir kere Anneme okumuştum başak burcu ile ilgili bir yazı da Babamın bazı özelliklerinin burçtan kaynaklandığını anlamıştık :)

Pınar, belki sanal misafirlerimiz kapıdan bir uğrarlar diye gözüm hep yoldaydı :)) hani belki burcuyla konuşup surpriz yaparlar diye bekledim..ama Ezine'den geçerken aklıma hep sen geldin yolda ve gülümsedim kendi kendime..birde ben ezine peyniri olmadan sofraya oturmam..her yerde ezine peyniri tabelası görünce darı ambarına düşmüş tavuk gibi bakındım otobüsten :))

Yağmur Damlası, Burcu aslında çok tombiş değil, bizim hatlarımız öyle yuvarlak..Tombiş olan benim :)
Sen onu kotla görsen lise talebesi sanırsın..Bir de çok sadedir hiç bana çekmemiş..Makyaj falan hak getire..

Nasıl geçti habersiz... dedi ki...

Hay ALLah, pot mu kırdım?:(
Özür dilerim Burcu.
ama çok güzel olduğunu doğru bilmişim.gittim gördüüm.:)))

berfin dedi ki...

asortik hayırlı olsun canım darısı düğününe..valla şala bayıldım..çok güzel ayrıca lütfen kendine hasızlık etme(bülent ersoy benzetmesi)çok şık olmuşsunuz..öperim

Asortik Krep dedi ki...

Yağmur Damlası,pot değil canım,elbise taftadan ya öyle tombiş gözükmüş ben de baktım :)

Berfin, sağol..Rejimim sekteye uğradı ya uyuz oldum..Yoksa iyi gidiyordu..Kışa göre 10 kilo vermiştim :)
Teşekkür ederim..

Aysetun dedi ki...

Sevgili arkadaşım, tek kelimeyle harikaymışsınız. Ve gerçekten kıyafetin çok hoş,çok yakışmış.Her zaman söylediğim gibi seni kıyafet değil sen kıyafeti hoş gösteriyorsun. Eğlendiğine çok sevindim.Öptüm

nimetin.blogspot.com dedi ki...

sünnet için ne denir bilmem ki:))) hayirli olsun deyim bari:)))) elbise ve aksesuarlarin cok güzelmis ayrica:))

nimet

Benim Hayatim dedi ki...

Ne güzel geçmiş herşey sıra bizlere de gelirde ben de Efecimle karşılıklı oynarım inşallah.

Etol çok güzel katılıyorum.

Bocuruk dedi ki...

Asortikcim,
Sünnet annesinden sonra sana geldim:) Çokçok güzel olmuş düğün. Sizler de hani derler ya şıklık yarışı yapıldı diye aynen öylesiniz canım. Etole de bittim bu arada:) Allah damatlığını görmenizi de kısmet etsin.
Sevgilerimle...

pınar dedi ki...

asortik ben de düşünmüştüm burdan geçerken ben aklına gelmişmiyimdir acaba diye. gelmişim:) çok sevindim:))
ezine peyniri ne zaman istersen burdan gönderirim ben sana. öpüyorum...

Asortik Krep dedi ki...

Canım Aysetun,sayende etolu buldum..Bak her işte bir hayır vardır..Söylediklerin içinde teşekkürler...

Nimet, teşekkür ederim..

Mücevher Kutusu, gerçekten güzel bu duygular ama bence de artık erkek çocuklar doğduğunda sünnet edilmeli..Yani ben bi tane doğursam hemen sünnet ettirirdim..Biz büyütürken uygulama farklıydı.

Bocuruk, teşekkür ederim..Hep beraber görürürüz inşallah :)

Pınar, sizi unutmam mümkün değil..Uzun bir zaman yazmadığından görüşemedik ama hamileyken Yağmur'un sanal teyzelerinden biriydim :) Sizin kadar olmasa da bekledik doğumunu..

pamuk dedi ki...

ne güzel düğün olmuş böle. elbiseler çok şık hepsini çok beğendim. bi de kafaları görsedik. walla beğendim. hayırlı olsun allah damatlığımı da göstersin inşallah

CaDı dedi ki...

O gun Burcu'ya da yazdim ama tekrar edeyim dedim, hersey harika super:) Bende sanki sizinle dugune katilmis gibi oldum okuyunca yazilanlari:) Damatliklarini da okuruz insallah, tabi Cagil'in da:)) Tekrar hayirli olsun, teyzesiiii:))

Asortik Krep dedi ki...

Pamukçum, amcamın eşi ve halamın kızı var resimlerde,hem de Burcunun arkadaşları..Onlardan ayrı ayrı izin almak lazım..Onun için kafalar yok..Sonra belki de bizim göründüklerimizi kaldırabilirim de..Belli değil.

Cadı, inşallah ,hep beraber hem okuruz,hem yaşarız herşeyi..

Dört Yapraklı Yonca dedi ki...

sabah bilgisayarıma oturduğumdan beri yazını okuyorum. Düğün telaşını sizle yaşamış, sanki o kalabalık evde ben de varmışım gibi hissettim. eline sağlık.

Etol konusunda haklıymışsın başarılı bir seçim.

Truva, Kamil Koç ve Metro gibi Çanakkale'ye gitmek zorunda kaldığım üç firmayla da başka seçeneğim olsa seyahat etmem ama bu terslikler hep bize mi geliyor, biz mi tersiz anlamadım.

Ben en son Haziran'daki Gelibolu seyahatimde Metro'yla hem giderken hem gelirken kabus gibi bir yolculuk yaşadım ve şikayet mesajı attım. -Bütün talihsizliklerin size denk gelmesine biz de üzüldük- dediler o kadar. İnsan kendini affettirmek için bi jest bir şey yapar di mi? Yok yok yok.

Neyse güzel şeylerden bahsedelim. Güzel bir sünnet olmuş, Allah mürvetlerini de gösterir inşallah.

sevgiler

Alphecca dedi ki...

Şu sünnet arabanıza bittim. Bu arada tüm ekip çekirdek toplamaya devam ediyoruz. Aralık başında çekirdekleri kargoya verip, sana mail atarım. Unutmadan dikim tarihinde değişiklik olursa beni de haberdar et olur mu?

Burcu - Mutfak Camı dedi ki...

Ancak fırsat bulabildim düğün yazına yorum yazmaya. Çok güzel anlatmışsın. Etol de düğünün en güzel kıyafetleriyle yakışacak şıklıktaydı. Yedi senedir İstanbul- Çanakkale yolculuklarımın tümünde Truva'yla seyehat ettim bir sorun yaşamadım ama üç kere gittiğim Muğla- Çanakkale yolculukları kötüydü.Demek ki sadece İstanbul'a giderken binmek gerek. sevgiler...

Asortik Krep dedi ki...

Geçen gün biri daha söyledi..Truva İstanbul arabaları lüks oluyor, diğer hatlara gereken önemi vermiyor diye..Hatırlayamadım kim olduğunu..
Ben aynı şeyi Kamil Koç için düşünüyorum..Fethiye arabaları hep 2. kalite,Marmaris ve Bodrumlar daha lüks sınıf.Muavinleri bile daha farklı..Hele bir tane bursa plakalı arabası var.Bizlere eziyet olsun diye sanırım her gün seferde o gelip dönüyor..Diyelim ki giderken onunla gittim,dönüşte yine o denk geliyor..Belli bir hızı geçince araba sallanıyor ve sallanmasından uykudan uyanıyorsun o kadar yani..Bir keresinde ise 8 saati geçti şöförler değişmedi..Ben söylendim muavine illa kaza yapmak mı istiyorsunuz diye o zaman ancak yer değiştirdiler..ama bu sefer benim sinirlerim bozuluyor ve İstanbula kadar uyuyamıyorum..

Asortik Krep dedi ki...

Yonca,metro benim bilet bulamadığımda gitmek zorunda kalınca kullandığım en son marka..Hem dikkat edin hiçbir sitede metronun yapılan bir şikayete geri döndüğü hiç bir cevap yok ve kesinlikle yolcuyu kaale alıp cevap vermiyor..Birebir yaşadığım ,gördüğüm bu..
Ben kendi web sitesi olmadığından dünyada bilinen ve burada üretilen buzdolabı markasını sırf bu yüzden almamıştım bir dönem..Yani web sitesi yok..İnternette muhatabın yok..Üretimi burda ,kayseride ama şikayete ya da ulaşmaya gelince kimse yok ortada..(şimdi baktım var ama geçmiş olsun..yedinci senede tüm beyaz eşyalarımı değiştirdim,burada büroya da aynı marka,yeni eve de aynı marka aldım.)Birde girdim ki nete etraf o markadan şikayetlerle dolu..Yeni alacağım her ürünü googla 'a yazıp aratıyorum..Web sitesi varsa alıyorum yoksa almıyorum..Marka arattığında şikayet siteleri ve dernek siteleri de çıkıyor ya ürünü o şekilde kontrol ediyorum..Ha birde Türkçe butonu olmayan ithal ürünlerin sitelerinden alışveriş yapmıyorum..Yani o markadan..Yani Türkiyede satışı var ama internet sitesinde Türkçe yok..Ben de almıyorum, çevreme de aldırmıyorum.Ne değişiyor? Bence çok şey..

Çocuk gibi, kasım-aralıkta dikilecek çünkü ilk yağmurlar düşsün istiyoruz..Teşekkürler tüm desteğin için.