Gökyüzü güneşte olsa... Sensiz karanlıktayım ! *

Cumartesi günü hava soğuk ama güneşliydi, sabah yürüyüşümüzü biraz da üşüyerek yaptık.Oradan Zentera diye yeni açılan kadın dayanışma derneğine kahvaltıya gittik.Kadın emeğini değerlendirme gibi bir misyonları var.Kurdukları atölyelerde üretip satma gibi planları var hatta uygulamaya geçiyorlar.Bunun yanında kahvaltıları cumartesi-pazar açık büfe ve çok güzeldi.Masaya devamlı bir şeyler geldi,peynir çeşitleri çok fazlaydı bu da benim için kafiydi.Biz gittiğimizde daha kimse gelmemişti.

Bir villanın arka bahçesini branda ile kapatmışlar ve bahçeye soba kurmuşlar.

 Biz sobanın yanına oturduk ama ilginçtir bu soğuklarda ben dışarılarda üşümüyorumda evde üşüyorum nedense..

 Ekmek yemeden böyle bir kahvaltıydı işte benimki.Dükan Diyetinin seyir evresine uygun bir kahvaltı.Kızarmış ve yağlı bir şey yok.Şekersiz çay.Ben zaten buraya geldiğimden beri içeceklerin hepsini şekersiz içiyorum.Bir tek Türk Kahvesi içemiyordum ona da Dükan da alıştım.Artık sade içiyorum.

 Dikiş atölyesi.

 Bu damacanalar çok iyi ,üstüne de doğal aparatlar konulacakmış,üstündeki plastikler geçici.

 pazen elbiseler

 giriş

 Zentara

 Evdeki diğer yılbaşım,hepsi farklı zamanlarda açıyor.Bu kırmızı.

 Bu da çelikten gelen  pembe yılbaşım.

 Soğanlılar açmaya başladı.Bizde cumartesi günü girişteki limon ağacının altını temizledik,belledik beraber.Uzunbey oraya çim atacak ama daha sonra.Bende saksılarımın bir kısmına toprak koydum ve altını temizledim.O kısımdan  küçük iki parça daha var evin önünde.Yavaş yavaş diğer tarafa doğru temizleyeceğiz.Ben sokak kapısının önünüde temizleyip düzenledim.En son bahçeyi uzunbey süpürdü.

 Pazar günü 2. el pazarı vardı Çalışta.

 Hanife'nin işlerinden...

 Akdağlar kar içinde.Bizde hava soğuk ama güneşli.

 Sabahları yürüdüğümüz yol.Genelde böyle sakin oluyor.

 Kuşlar sabahları diziliyorlar böyle ve ben makinamı almamış oluyorum.Arkası Şövalye adası.

 Yürüdüğümüz yolun diğer tarafı.

 Çalış sulak alanı,burada kuş gözlemi yapılıyor ve balıklarla kuşların doğal faunası. Avlanmak yasak ama hala arada bazı akıllılara da rastlamıyor değiliz.

 Karşıda Akdağlar..

 Yolun kenarına arabayı parkedip istediğimiz yöne yürüyoruz.Genelde zamanımıza göre değişiyor bu oran.Zamanımız varsa kahve içiyoruz,randevumuz falan varsa da takılmadan işe gidiyoruz.Yağmur yağmadıkça her sabah yürümeye çalışıyoruz.

 Biraz önce büroya gelen bir arkadaşımızın çantası,izin alıp çektik.Çantanın dışı kumaş,çiçekler keçe.

Bu da benim dantel küpelerim.Hediye geldi.Birsen Hanım örmüştü.İlk defa bugün taktım.Saçlarım kısa değil aslında ,dalgalarından yukarı doğru lüleleniyorlar.

 Bugün şansız başladı. Arabaya oturduk,çalışmıyor.Oysa yürüyüşe gidecektik.Usta geldi servisten ,aküsü bitmiş.İşe geldik, cumartesi günü işyerimiz ilaçlandı,arkadaşlar sabah her yeri süpürmüş ama silmemişler.Oysa kuşu eve götürmüştük,getirdik ama Ares'in etkilenebileceğini düşünmedik.İşe daldık,uzunbey çıkmış,Ares uzunbeyin odasında genelde oturur,muhtemelen yeri yaladı, ya da yatağı var,onu yaladı bilmiyorum.Rahatsızlandı.Veterinerimizi aradık,uzaktaydı gelemedi, araba uzunbeydeydi, ben gidemedim. Zehirlenmiş olabileceğini düşünüp, yoğurt yedirdim.Su içti,dışarı çıktık,kussun diye ama bir türlü düzelmedi,devamlı dilini çıkarıp yalanıyor, kusacakmış gibi hareketler yapıyor. Meğer dili şişmiş, midesine de kramplar giriyormuş.Uzunbeye telefon edip çağırdım,hemen veterinere götürdük.İğne yedi ama şimdi gözlem altında tutuyoruz.Bu geceki toplantımızı da iptal ettik.Şu an kramplar devam ediyor, gözümüz üzerinde ama ben ona bir şey oldu diye hasta oldum bugün.Saat 11.00 den beri başındayım.Aklımı hiçbirşeye veremedim.
...
Antalya' da eylem var, yine doğaya saldırıyorlar.. Destek olmak için...
...
* Başlık : Ümit Yaşar Oğuzcan.