Pazartesi, Aralık 19, 2005

İKNA ETMEK VE KEŞFETMEK

Ben pasta kursuna gitmek istiyorum..Nerde gideceksin diyeceksiniz..ya da burayı bilenler güldürme beni diyebilir..ama ben gitmek istiyorum..rejim yaptığım için bu aralar hamurişi yemiyorum ama ben böyle ilginç kurslara gitmek istiyorum..Eşim ve bir arkadaşımız var sinemacı biz o meşhur festival komitesindeyiz ya bunlar bütün gün benimle dalga geçerler etrafta ne kadar gönüllü yani parasız iş varsa ben ordaymışım.Ne yapayım yani çok seviyorum çalışmayı..Paralı ya da parasız bir şeyler için koşturmak beni oyalıyor..ben hayatı para kazandıran şeyler ve kazandırmayanlar diye ikiye ayıramam ki!Neyse bu konuda eşim artık daha anlayışlı beni artık eskisi kadar yormuyor..Bu şekilde daha anlayışlı ve daha çalışkan olduğum için artık özgürüm.Onu ikna edebilmek zor ama imkansız değil..Böyle olduğu zaman ilişkimiz daha bir oturuyor..Kaç senedir beraberiz ama hergün yeni bir şeyler keşfedebiliyoruz..Demek ki seneler süren evlilikler böyle eskimiyormuş..Biz 17 senedir beraberiz..Dün yani 18 aralık günü bizim beraberliğimizin yıldönümüydü..Böyle zamanlarda birbirine hediye alma hatta hatırlama , hatırlayamama olaylarına takmam ben..Çünkü zaman içerisinde o kadar çok şey yaşadık ki beraber..Evliliğin bir evresi var ki o kısma dışarıdan hiçbirşey dahil değil , kafanda yarattığın bir çift var ve yapması gerekenler şimdiye kadar anlatılanlardan ve yaşanılanlardan ibaret.Örnekler çok.. Bu kimi ve neyi örnek almanı gerektiren olaylardan oluşan bir örgü.Bunu takip edip etmemen sana kalmış..Biz bunu bir dönem yaşadık ve evet mutlu, huzurlu ve sakin bir hayatın var..Ama bir şekilde hayatın çizgisi bir yerlerden sapınca o çizgiyi bir daha toparlayıp toparlayamamak senin elinde..Yani o çizgi saptığında eğer 2. bir yol çizebiliyorsan yol devam edebiliyor..Ya da devam ettirmek istiyorsan..Çoğu insan bu engebeli yolu aşmayı hayata karşı durduğu kişiyle aşmayı göze alamıyor..Ya da almak istemiyor..Birşekilde kurtulmak istiyorsa onu sebep yapıyor..Ben hayatımın o zor evrelerini o çok sevdiğim şehirdekilerden ve yaşadıklarımdan daha çok sevdim..Kendimi o zamanlar daha özgür ve güçlü bulduğumu söylemem lazım.Ve hergün hayata karşı daha güçlendiğimi, aileminde o zamanlar daha güçlü bağlara sahip olduğunu öğrendim..Zor zamanlar olduğunda mutlaka bu gidişin bir dönüşü olduğunu düşünerek hareket ederim ben..Yani benim bıraktığım zaman ya bitişe yakın bir zamansa diye düşünerek mücadeleyi bırakmam.Son günlerde okuduğum bloglarda gördüğüm olaylar genelde bu mücadelelerle ilgili olaylar..Keşke insanlar bazı düşünceleri birbirine anlatamadığı zamanlarda bu gidişatı bir şekilde düzeltebileceklerine inansa..Keşke onlara tek tek ulaşıp şimdiye kadar keşfettiklerinin devede kulak olduğuna inandırabilsem..Keşke hayatın ve evliliklerinin birbirini yeniden keşfedebilmekler olduğunu söyleyebilsem..Benzetebilmekler değil, keşefedebilmekler ve değiştirilebilen duygulardan, düşüncelerden bahsedebilsem...Hayat ikna etmekle çok ilişkili eğer karşınızdakini ikna edemiyorsanız kendinizi ikna etmeye çalışın derim..Zaten hiç bir zaman birşeyleri değiştirmiyorsunuz..Sadece anlayışınızı ya da bakış açınızı değiştirebiliyorsunuz..Bu da size yepyeni ufuklar açıyor...
Hayatı ve sevgiyi ikna edin edin ki son dakika o kapıyı kapatmış olmayasınız...
Görüşmek üzere..

9 yorum:

SUNSHINE dedi ki...

evliliklerin ilgili yorumlarin cok hosuma gitti ozelikleri degistiremedegiimiz seyler konusunda insanlari degistirmeye calismak yerine bakis acimizi degistirmemiz kendimze gercekten yeni bir yol acmak demek

benimle ayni fikirlere sahaip birini oremk cok hosuma gitti

bende 13 senelik evliyim bu arada iyi kotu zamanlarimiz oldu ama cozumu hep birlikte bulduk.

Burcu - Mutfak Camı dedi ki...

ne alaka deme, sadece içimden söylemek geldi:iyi bi ablasın sen:O)

Asortik Krep dedi ki...

:):):)

Sunthing Special dedi ki...

Yaaaaa benim de en çok istediğim şeylerden biri pastacılık kursuna gitmek:( Hadi kalkıp gidiyim İstanbul'a desem,şööle kısa süreli yoğun bi kurs yok ki,yok haftada 2 gün,18 hafta fln sürüyo.İşi gücü,sevgiliyi bırakmak lazım yani:) Naapıcaz bilmem. Yıllar önce, ben çocukken Cennet'te Avusturyalı bi abla vardı,küçük bi cafeleri vardı paspatur'da, dünyanın en lezzetli pastalarını yapardı ama sonra döndüler Avusturya'ya. Ah keşke şimdi burada olsaydı da ben de yamağı fln olsaydım :P

Sunthing Special dedi ki...

Ayyhh, ayrıca yıldönümünüz kutlu olsun efenim :)

Asortik Krep dedi ki...

Ayışığı; gülümsemeler sanaydı ama bir şekilde Burcu' dan sonra yazdım galiba..
Burcucum teşekkür ederim ..
Sunthıng special ; paspaturda ki avusturalyalı abla ise hala burdalar ama çok eskiden mi bahsediyorsun acaba? araba mezarlığı olan yer onların şimdi..isminin başharfi S.birgün onlar mı değil mi bakalım istersen:))

Sunthing Special dedi ki...

Yok Yok onlar yıllar önce taşındı buradan Martina'ydı adı,hayatımda yediğim en güsel pastaları,cheese cakeleri yapardı vallla :)

Sulin dedi ki...

ikna demişsin ya kesinlikle o işe insan kendinden başlamalı kendinin ikna olmadığı birşeye bir başkasını nasıl ikna edebilir. bu arada ikna oldum ettim ve kazandım :))))

Asortik Krep dedi ki...

Teşekkür ederim eşekbaşı..sende tekrar hoşgeldin:)