Perşembe, Eylül 02, 2021

Dil söylemez yüreğin harbini..


 Anlatacak yine çok şey var. Bodrumdayız annemle, Yahşi’ de.. Mecralar çoğaldıkça yazacak yer çoğalıyor, buraya yetişemiyorum. 

Son 20 senelik Fethiye hayatımdan sonra kolayca kimsenin yapamayacağı gibi yeni bir hayat kurdum kendime İstanbulda. Orada insanlar Fethiyeden geldim deyince yüzüme bakıp “ neden böyle bir şey yaptığımı soruyorlar” hayatımı anlatacak halim yok tabii ki.. Kısa kesiyorum ama kendimi de tebrik ediyorum, bu kadar kısa zamanda yine İstanbullu olabilmek beceri işi bence de. Kendi konfor alanından çıkıp yeni bir hayat kurmak kolay değil ki ben birde yaşam savaşı veriyorum.. Yani hayatım toptan değişti, şikayetçi miyim hayır! Yine olsa yine Fethiye’ deki evi satar giderdim İstanbul’a.. Bu taşınmaların, hayat değiştirmelerin bana öğrettiği tek bir şey var. Nereye kaçarsanız kaçın sorunlar kafanızda ve sizinle geliyor.. ve insanlar mekan da değiştirse çevre de değiştirse zor değişirler..Ektiğinizi biçersiniz hayata.. Sorun varsa çözerim, olay olursa krizi çözerim gözüyle hayata bakıyorum. Hep öyle baktım, o yüzden mekan değiştirmeler, taşınmalar beni zorlasa da ben planlarımı yapar, onları gerçekleştirmek için çabalarım. İnsan konusunda hep şanslı oldum. Bence çoğunluk etrafımda iyi ve sevgi dolu insanlar olmuştur, nereye gidersem gideyim zaten sevgilerini esirgemezler. Fethiye’de ikinci memleketim olmuş, taşınsam da ayrılsam da orayı seviyorum ama İstanbul’a döndüğüme pişman değilim. Yirmi yıl oranın her türlü keyfini, sıkıntısını, yaşamını tattım, sonuna kadar yaşadım. Ben mış gibi gösterip hayatı yaşayabilen biri de değilim. Kimseye gösteriş olsun diye de yaşayamıyorum. Hele bu yaşam benim için hediye gibi kazanılmış ikinci bir yaşam olunca, kimseyi de taktığımı söyleyemem. 

Özgür kız tadında takılıyorum hayata.. Yeni başlangıçlar yapmaya da alışmışken durmak da işime gelmiyor. Zor süreçlerden geçiyorum evet ama bu güçlülüğü kendime borçluyum.Kimseye değil. 

Kafamdakileri eyleme dökmeye çalışıyorum. Fırsat bulabilirsem ne ala.. Bulamazsam da b planında takılacağım.. O planlardan daha kimsenin haberi yok. Paylaşmak da işime gelmiyor. Bu rahatlığa çok alıştım. 

17 senedir yazıyorum buraya.. Daha da yazmak istiyorum. 

Kimseyle tanış değilim, beni önemsemeyen kimseyi de hayatımda istemiyorum. İyiliğimi isteyenlere kapım sonuna kadar açık, diğerlerini de arkamda bırakıp gideli çok oldu zaten. 

Çok,çok, daha çok yazabileceğim günler istiyorum. Yazmak bana hep iyi gelmiştir zaten. 

Bu yaz kaçıncı kaçamağımız bilmiyorum ama gezgin olmak bir yandan hoşuma gitmiyor değil. 

Kitabımı evde unuttuğum için grupta annemin arkadaşından ödünç kitap aldım okumaya.. Okumak hala en sevdiğim hobim. 

Kitap okur gibi hayat yaşıyorum bu ara.. Giriş, gelişme, sonuç.. 

“Hayat, yaşamaktan çok savaşmayı öngörüyorsa ve senin kısmetine bu çıkmışsa yapacak bir şey yok. Savaşarak yaşayacaksın.”  

Hala sevdiğim şarkıları dinleyemiyorum, hala bazı olaylara karşı öfkeliyim, hala insanlara güvenemiyorum..  Şarkıları dinleyebildiğimde, öfkemi dindirebildiğimde ve insanlara güvenebildiğimde iyileşeceğim, biliyorum.