Cumartesi, Mayıs 30, 2009
şarkılar dost, özlemler arkadaş bana :)
Bugün bilgisayardan müzik dinliyorum.. Böyle güzel filmler izlemekte istiyorum..Özlemişim bu tarz şeyleri.
İkinci şarkı da başka bir dünyaya dalıyorum.. Üçüncü müzik tam ekran izlenmeli..İşi bırakıp küçük bir mola..
Kaktüslerim çiçek açıyor..
Bahçe tam kıvamında.Ben isyanlardayım.
Perşembe, Mayıs 28, 2009
Arada kaçamaklar da yapıyoruz işle karışık , yine de yoğun geçiyor işte. Yukarıdaki manzara Üzümlü'den.. Bir arkadaşımızın evinin manzarası. Evde , manzara da süper :)
Bu resimlerde hala bir önceki pazardan..
Çağıl'ın bu sene okulda son sınavları başladı bu hafta, gelecek sene OSS sınavlarına gireceğinden yazı pek tatil gibi geçiremeyecek sanırım.. Gelecek ders yılı bayağı hareketli geçeceğinden bu günler aslında onun için önemli, iyi değerlendirmek lazım. Fethiye'de hep iki senelik okullar olduğundan buradan okul kazanan çocuklar hep dışarıda okuyorlar.. Ben İstanbul dahil Ankara, İzmir,Eskişehir, Antalya,Muğla ve Bursa gibi şehirler üzerinde araştırma yapıyorum..İşin en kötü yanı Çağıl'ın bu seneye kadar olan bilgisayar bölümü isteğinin bu sene kararsızlığa dönüşmesi oldu.Bunda sanırım okuldaki derslerinin de çok etkisi oldu. Kararsızlığı normal aslında ama beklemediğim bir şey bu yüzden kötü yakalandım.. Bir yandan da onu etkilememeye çalışmak çok zor. Yani hem rehberlik edip içinden geçenleri ortaya çıkarmamız gerekiyor, hem de ileride bu kararından pişmanlık duymaması için sağlam kararlar vermesi gerekiyor.
Sınav sistemi değişti,gelecek sene sınavlar hakkında daha net durumlar ortada yok, eylülden sonra kesinleşir diyorlar ,özellikle bölüm değiştirme ve hangi derslerden sorumlu olduğunuz kısmı muallakta. Yani bölüm değiştirme eylülde olsun diyelim bu yaz aslında belki de hiç sorumlu olmadığımız derslere çalışmış olabiliriz.. İşte kafamızın karışıklıkları bunlar..
Balkon manzarası.. Üzümlü ovası.
Pazartesi, Mayıs 25, 2009
Hasankeyf..
Pazar, Mayıs 24, 2009
el sanatları pazarı 2
Bu hafta sonu ile geçen haftaki yoğunluğumu sona erdirmiş olduk. Perşembeden pazara kadar bir koşturma içerisinde akşamı ettik.Cuma sabahı Uzunbey'in odasındayım kargo geldi dediler..Bir baktım ki bana vip kargo gelmiş..Hevesle açtım, çarşamba günü Kürt Böreği istiyor canım diye yazmıştım ya.. İstanbuldan bana Kürt böreği gelmiş kargoyla :) Nasıl sevindim, şaşırdım ve şımardım anlatamam.Benim bu çevremdeki insanlarla sırtım yere gelmez arkadaşlar,kendimi çok şanslı gördüm..Tam o anda telefon açıp kargon geldi mi diye de yokluyordu ki ,
Pınark , kendimi çok özel biri gibi hissetmemi sağladığın için sana çok teşekkür ederim..Çok tatlısın :)) Anneme telefon açıp özel olarak anlattım, o kadar çoktu ki börekleri Çağıl ve Uzunbey'le de paylaştım..Resmini bile çektim :)
Çağıl sen şimdi bunu blogda acaip anlatırsın dedi ben de anlatırım tabii dedim :)
Keçe herkesin çok becerebildiği bir tarz değil bence ama Rahşan Hanım bu işi iyi yapıyor :) Kendisi arkadaşım olur, aslında Kaya da dükkanı var ama Gemiler koyunda stand açacakmış bu yaz .
Bu tarz modeller hep onun işi..
Yine keçe nazarlık..
Çarşamba, Mayıs 20, 2009
İçimden Dökülenler..
2-Fotoğraflarda çok kilolu çıkıyorum.(Öyleyim ama insan aynaya bakmazsa bunu görmeyebiliyor fotoğraflar haricinde..) Bu yüzden uzun süredir kendim fotoğraf çekilmiyorum .Yediklerine dikkat etmek, bu da yemeyi içmeyi seven birine en büyük eziyet bence.Yani zayıf olabilmek için az yemek ya da yediğine çok dikkat etmek.Dikkat ettiğimi söyleyemem ya da önemsediğimi.. Bu da kilolu olmamın en büyük nedeni işte.Önemsememek.. Neyse başkalarıyla bu konuda konuşmaktan hoşlanmıyorum .. Herkesle de konuşmam ..
3- Son günlerde beklediğim ,beklemediğim bir grup insan tarzı var ki beni deli ediyor.. Asortik Hanım, evet buyrun (telefondayız) sizi şu etkinliğimize davet etmek istemiştim.. Tamam o gün müsaitsem gelirim diyorum..Cümle şöyle devam ediyor, davetiyenizi aldırabilirmisiniz..
O ha! demek lazım ama diyemiyorum şimdilik, susuyorum.. ama bir gün birine diyeceğim artık bu hafta bu iki oldu. Davet ediyorsan davetiyeni bana getirirsin,koskocaman harflerle dışarıda koca bir tabelamız var. Ha elinde davetiye kalmadıysa şart değil, aç o zaman telefonu ,sizi bekliyoruz buyrun de.. Geliriz istersek.. Ama davetiyenizi nasıl yapalım,birini gönderirmisiniz diye kibar bir cümle de kursanız bence aynı hödüklüğe girer.Hiç uğraşmayın! Sırf bu nedenle gitmediğim bu ikinci etkinlik olacak..
4- Bu aralar sık sık yolda gördüğüm insanları sevdiklerime benzetiyorum.. Onların olmayacağını bilsem bile yüzlerine bakıyorum.Bu da beni komik duruma düşürüyor bazen..Bu bir hastalıksa hastayım, itiraflardayım..
5- Canım Boşnak böreği ve Kürt böreği istiyor birde .. Kürt böreği hani şu pudra şekerliden olacak.. Boşnak böreği de patatesli.. Buradaki börekçiye gidip adı Sarıyer olan ama Sarıyerle hiç alakası olmayan börekler satan yere sorsam adamın suratını tahayyül bile edemediğimden düşünemiyorum .Oysa sormak beni rahatlatırdı ..En azından yok diyecek.
6- Birde canım çok yürümek istiyor, acaip derece de yürüme isteğim var deniz kıyısında..
Dudaklarımda Fransızca bir aşk şarkısı .. Ne keyif alırdım ama anlatamam.
7-Birde içimdeki şu küçük kız çocuğu gibi özlediğini görme duygusunu atsam iyi olur artık ama yapamıyorum..Kurtulamıyorum.. Bu beni mutlu ediyor, olmadığında da mutsuz.
8- Böyle madde madde yazmak zormuş..Nedense ona tamamlama isteği doğurdu içimde.
9- Özledim.. Evimde oturmayı, bahçede dolaşmayı..
10- Bir daha böyle bir yazı yazabileceğime emin değilim ve bunu da sizinle paylaşmak istedim ..
Sevgiler :)
Cumartesi Çalış karnavalı günü (sabahın dokuzundan akşamın dokuzuna kadar Çalışta olacağım -gündüz kıl çadırın orada, pazar kahvaltı düzenliyoruz Çalış Sahilde-(Tıkıntı Cafe), yarın bir köye gitmem gerek (Saklıkent tarafında) ,cuma da işin yoğun günü.. Bu haftayı da kazasız belasız bitirirsek gelecek hafta dinlenmeyi düşünüyorum biraz..
Not: Bu sabah (perşembe) Şat'ta yürüdük Uzunbey'le ve Ares'i denize soktuk.. Sabah sabah manzara süperdi.. Ares şıpıdık şıpıdık ,yüzmeyi yeni öğrenen çocuklar gibi yüzüyor, işin komik yanı kendini köpek gibi hissetmiyor belli ki köpek yüzüşü yapmıyor :P Kollar suyun dışına vurup çıkıyor, Uzunbey çok komik yüzdüğünü söylüyor ben küçük erkek çocuğu haline gülüyorum..Bir çocuktan tek farkı konuşamaması.. zaten doğru düzgün havlamadığını yazmıştım bir ara.. (Havladığında da kurt gibi wow wow gibi havlıyor,sesli ve güçlü hatta tanımayan için korkutucu) Kıskanç ama en çok Çağıl'ı ve bizi kıskanıyor birbirimizden :) Birde aşırı kollamacı.. Uzunbey'e tapıyor, ama dün numara yaptık ve Uzunbey bana kötü davranıyor gibi yaptı, beni kollayıp onu ısırıyor hafiften..Aynı şeyi dün gece ben Uzunbey'e numaradan yastıkla vurunca da yaptı ama tek fark bende yastığa hamle ediyor ve kesinlikle bana dokunmuyor.. Bu köpek ölçüsünü biliyor :))
Bizde onu çok seviyoruz :)
Salı akşamı evde çin böreği yaptım istek üstüne.. Tai yufkası ve noodle gibi malzemeleri de ilk defa kullandım.. Buralarda yabancılar yaşadığından ve oteller bol olduğundan bu tarz şarküteri dükkanları var ve istediğin malzemeyi rahatça buluyorsun..
(Resimleri daha sonra paylaşacağım)İlk deneme için fena değildi..
Pazartesi, Mayıs 18, 2009
El sanatları pazarı 1.bölüm ve buluşma..
Ölüdeniz hobi atölyesi (doğrusu atelyesi ama ben böyle kullanmayı seviyorum,bana göre bu doğrusu :)
Taşlar..
Takı
Kitap ayracı..
Yazıyı gece yarısı başladım dün yazdığım gibi ama uykuya yenik düştüm. Bu yüzden ancak şimdi tamamlayabildim .(öğlen 12 .40) Burcu bile aradı nerde yazı diyerek.. Sadece pazar günü sabahtan pazara çıktım öğleden sonra arabayla 300 km yapmışız.Güneş altında yürüdüğümüzü yazmıyorum..Pazartesi de akşama kadar Muğla da yürüdük.. Cumartesi sabah buluşma ,öğlen iş, akşam üstü açılış , dün eve girdim ve bu sabah ilk defa erken uyanmanın stresi olmadan yine erken kalktım.Keyif çayımı koydum ve uzun süredir ilk defa rahat rahat evden çıkmanın heyecanı olmadan keyifli içtim.
Öğleden sonra buralarda bir randevum var,bugün evdeyim ama yarın yine işbaşı..
İşimi seviyorum,koşturmayı da.. Keyif yapmayı da.. Hayatım hepsinden ortaya karışık :))
Türkan Saylan'dan dün akşam haberim oldu..Mekanı cennet olsun.
Onun kadar olamasakta onun tırnağının ucu kadar başkaları için birşeyler yapabilen biri olarak yaşamak isterdim.. Daha doğrusu yaşamaya çalışıyorum. Umarım herkes bunu kendi hayatında birileri için de yapmaya çalışır.Kim olduklarının önemi yok,bugün kız çocukları olur,yarın ihtiyacı olan bir aile..Önemli olan bu toplumda birilerine sahip çıkabilmek,onlara dünyada yalnız olmadıklarını hissettirebilmek.
... ... ...
Not: Fransızca şarkı olmazsa olmaz artık :)
Bu yazının Fransızca şarkısı..
bu da türkçesi..
Tanju Okan'ın Şükran Teyzenin sözlerini yazdığı Hasret şarkısı.. :)
Daha önce link vermiş olabilirim ama bu şarkıyı da çok seviyorum ..