Pazar, Ekim 09, 2022

Dünya küçük..


 Dünya küçük, İstanbul daha küçük... Ama hala insanlar kaç yaşına gelirsek gelelim bizi şaşırtmaya devam ediyorlar. Geçen gün #migrossanalmarket ten sipariş verdik, gelmedi. Sonra teslim edildi diye bilgi gelince araştırdık. Teslim eden çocuk tekrar gelince kapıya ben sordum. Nereye teslim ettin diye. O da sanırım işe yeni girmiş ve 3 katlı olan  bahçeli evimizdeki giriş katına değilde adresteki numaraya göre koca Beykent sitesindeki, koca koca apartmanlardan bizim kapı numaramıza denk gelen daireye siparişi teslim etmiş. Düşünün bir  bir üst caddemizde yaklaşık 18-20 katlı en az 30 blok olan bir sitede kapı çalınıyor, marketten sipariş geliyor ve sizde sizin adınıza gelmeyen kargoyu teslim alıyorsunuz. Hem de değeri 200-250 lira kadar olan bir sipariş. Yüksek bir değerde değil.

Neyse, bizim sipariş ikinciye eve gelince ben hangi eve teslim edildiğini öğreniyorum. Bilin bakalım kim çıkıyor ? Çok iyi tanıdığım birinin komşusu. (Onları da tanıyorum)  Dünya küçük, İstanbul daha da küçük, bu olaylarda hep gelir beni bulur. Şimdi o kargoyu evden kimin aldığını merak ediyorum ama gidip soramıyorum. Şapşik siparişçi çocuk çok acemi olabilir ama bu yaşadığımız olayda hala şaşırmaya devam ediyorum insanlara.. 

Not : Buralar benden sorulur :)


Cuma, Ekim 07, 2022

Hayat dediğin iki kelime; hoş geldin, güle güle..



Yine sesim soluğum çıkmayınca sağolsun tanıdıklar, arkadaşlar, dostlar, Fethiye'den telefonlar, akrabalar, Çekmeceden ahbaplar, bazen annemin çevresi, bazen komşular... Yavaş yavaş yoklayıp arayınca, mutlu oluyorum. Bence hayat bu artık. Gerisi önemsiz. Çünkü yaşadıkların ve sevdiklerinin yaşattıkları gerçek sadece. Diğer her şey herkesin ulaşabileceği şeyler. Sevgi ve sevildiğini hissetmek paha biçilmez. 

Bu hediyelerim en eski bloglardan ve hayranı olduğum bir blogcudan sürpriz geldi. Kullanmaya kıyamadım. Annem de çok beğendi ve özellikle paylaşmak için bekledim. Çok teşekkür ederim @cderya En sevdiğim blogculardan ❤️
Derya kuzusu  Derya kuzusu ... Senelerdir takipteyim. 


Çok zor bir yaz geçirdim. Son kullandığım ilaç hiç yaramamış hatta durumu bozmuş. Dr. un yanlış ilaç seçimi yüzünden 3 kötü ay geçirdim ve en sonunda bıraktım. Yeni bir başlangıç yapmak, yeni yollar üretmek zorundayız şu an. Bir tık iyiye,  toparlanmaya çalışarak, küllerimden tekrar doğmaya çalışıyorum. 
Bu arada ilk fırsatta sahile, denize, bahçeye, buluşmaya, ilacın etkilerine rağmen inadına yaşamaya çalışıyorum, kaçıyorum. Gücümü topladığım an dışarıdayım. Yine de çok yorulmamak adına dikkat ederek insanlarla görüşüyorum. 
Annem, biliyorsunuz artık, boş kalmaktan hoşlanmayan biri olduğundan geçen gün şişe, kavanoz taşımak için şişe kılıfı yapmış. Çanta, yapıyor, eski kıyafetlerimizi değiştirip onlarla oyalanıyor. 

Geçen salı #kemoterapi aldım. Onkolojiden çıktım, hastanenin içi güzel, canlı bir müzikle yankılanıyor, vale arabayı getirmesin istedim, müzik o kadar güzel ve insanın içine işliyordu. Arp sesine bayılırım ve #floryamedikalpark a geldiğim için mutlu oldum. Bir müzik sesi hayata böyle bir katkı yapabilir mi ? İşte sanat böyle bir şey. Hastane girişindeki bu küçük dinleti bile içimin umutla dolmasına sebep oldu. Paralı, parasız, şartlar ya da olanaklar ne olursa olsun bir hasta mutlu etmek böyle bir şey işte. Bu kadar  değerli ve kıymetli bir his. Çok etkilendim. 
Küçük meyveler, şu hep bahsettiğim japon süs elması meyveleri. Aslında çok faydalıymış, ama herkes daha çok güzel görüntüsü için dikiyormuş. Elmaları çok faydalıymış ve sirkesi çok iyi olurmuş.
Hastane dönüşü Haramidere'den geçerken çektim bu fotoğrafı. Esencılıs ( #Esenyurt) a bağlı burası. Biz çocukken bir tane bina yoktu bu manzarada. #toryum önü.
Bu bölgenin en güzel balığını hem alacağınız hem de yiyeceğimiz tek yer #Mimarsinan girişindeki #güneybalıkçılık 








Sokak kızı, anarşik Maviş kızımız. Biraz duruldu ve uslandı ama aynı asilikte hayata devam.