Cuma, Şubat 17, 2017

Mutluluk Nasıl Dayanıksız*

Genelde kendi yazmadıklarımı burada az paylaşıyorum ama o kadar güzel bir yazıydı ki görmeyenler için kayıt olsun dedim.Sanırım yine buralarda olmaya ihtiyacım var bu aralar.Yazmak bana iyi geliyor.

 *Başlık: Cemal Süreya 999.Gün Resim : Kabak Koyu - Alınca'dan görünüş. ....



 Hayat, bazı kadınlara saçlarını kestirdiği için pişman olup ağlama lüksü vermez… Hatta bazı kadınlar sırf saçlarıyla uğraşmamak, onlarla uğraşarak vakit harcamamak için kısa kestirir saçlarını… Ağlamak lükstür bazı kadınlar için… Zamanında o kadar çok ağlamıştır ki katılaşmıştır gözyaşı… En büyük acılarını tek bir damla gözyaşı karşılamaya yetebilir… O kadar çok hayal kırıklığı yaşamıştır ki… O kadar sık kar yağmıştır ki o en güvendiği dağlara… Hiçbir şey şaşırtamaz onu… Gardı hep elindedir… Kendi sorunlarını tek başına çözer… Çünkü bilir ki ne zaman yardım istese bir karşılık bekler yardım eden ama ondan yardım istense elinden geleni esirgemez kimseye… Kendi yaralarını kendi kapatır… Zaten kendinden başkası onun kadar üzemez onu… Ve yine kendinden başkası onun kadar mutlu edemez… Gerektiğinde hangi konuda kimden fikir alabileceğini bilir… Ama kendi doğrularına ters düşen hiçbir fikir ona göre değildir…

 Kavanoz kapağını açmak için bir erkeğe ihtiyaç duymaz bazı kadınlar… Çünkü kapağın havasını alınca kolaylıkla açılabileceğini bilir… Çünkü balıklar önüne tepside sunulmamış, o tutmayı öğrenmiştir… Kimsenin kimseyi kendisi kadar düşünemeyeceğini bilir… Çünkü insan, doğası gereği bencildir… Dostluk, kardeşlik nutukları iyi günlerin meyveleridir… Hayatta her zaman ama her zaman tek başına olduğunu öğrenmiştir… Erkek ve kadının her konuda eşit olduğunu savunup hesap ödemeye gelince geri duran kadınlardan değildir. Masaya gelen hesaba ilk önce elini atmaktan hiç çekinmez… Masada erkek varken garsonla muhatap olabilir, siparişini kendi söyleyebilir.

 Onunla uğraşanlar olur ama o sadece kendisiyle uğraşır… Zaaflarını, eksiklerini kapatmak için… Hep bir adım daha ileriye gitmek için… Hataları olur ama onlara zaferleri kadar sahip çıkar… Çünkü bilir ki zafere giden yoldur onlar… Pişmanlıklarını gurur tablosuna dönüştürmeyi öğrenir… Biriyle birlikte olduysa kendi istediği içindir, sadece istenildiği için değil… Sevdiği için evlenir… Zengin koca hayalleri kurduğu için değil… Duygularına boyun eğmez, onları kontrol etmeyi bilir… Mantığıyla çelişen duygularını ekarte edebilir… Düşer, kalkar… Düşürürler, kalkar…

 İşte bu yüzden ağlamaz bazı kadınlar, saçlarını beğenmedi diye… Bu yüzden mutlu etmek de zordur onları, üzmek de…

 Burcu Ergin

2 yorum:

gülsen VAROL dedi ki...

Aslında en çok onlar, O KADINLAR üzülür ve AĞLAR!!.. Tek silahı ASLA bunu belli etmemesidir.. Üstelik sadece kendisi için değil, senin için... arkadaşı için.. evladı için.. ülkesi için ağlar!.. Dik duruşu, yaslanacak bir omuz bulamamasından çok, o omuzun sahibi için de ağlıyor olmasından kaynaklanır..

sessiz balik dedi ki...

çok sevdim iyi ki paylaştın bizimle .