Cumartesi, Aralık 27, 2014

Arkana bakma artık, sadece ezilmiş yeşil ayak izlerin var...

Bunlar İstanbul öncesi..Geldim ve ayağımın tozuyla daha ertesi günden itibaren yavaş yavaş bir hastalandım ki anlatamam.Bir o kadar da dışarıda geçti günlerim.Öyle ayaküstü dolanırken yavaşça dalmışım faranjite... Kendime geldiğimde günlerden çarşamba ve ben seçim çalışmalarının eğitim toplantısındaydım. Öksürmekten eğitimi baltalamamaya çalışarak,toplantı sorumlusu olarak tamamladım ama bittim.Direk doktora götürdü beni Uzunbey ,çünkü hastalığın yavaşlığından düzgün araba kullanamıyordum.Boğazlarım şiş ve ağrıyordu, dokunamıyordum. Doktorum aslında kadın ama her gidişimde ki son bir senede 4 kez faranjit olunca sadece bir kere tanışabildim kendisiyle. O olmayınca eşi bakıyor ama ben o doktoru pek sevmiyorum, hiç soru sormuyor, iyileşmezsen sonraki hafta gitmen gerekiyor ki ben gittim, yazmıştım sanırım geçen sene...Bu sefer yine adam vardı,taşındım ya, artık buradan bir dr. bulmalıyım ama daha ayağım alışmadı. Ben çok az hastalanıyorum ama üşütünce tam üşütüyorum. Bir öksürüyorum, karda mı yattın da diyemiyorlar burada kar yok..Öyle cümlelere alışık değiller. Çok üşütmüşsün diyorlar.Evet zaten çok üşüttüm diyorum zaten ben... Neden inanmıyorsunuz..? Kolay kolay hastayım demem ben ama diyorsam dinleyin bir.
Antibiyotik ve soğukalgınlığı hapı iyi de öksürüğüm daha kötüleşti, kriz geçiriyormuşum gibi.Annemin bana yaptığı zencefilli limon-balda iyi gelmedi bu sefer. Çarşamba akşamından beri Uzunbey akşam yemeklerinden sorumlu. Bana da o bakıyor, yatıyorum iki gündür,perşembe etkinliğimize hazırlık yaptım ama kalkamadım. O tamamladı parti için, teslim etti.Ben yattım,zaten gidemezmişim. Bugünse kermes var ve gitmek zorundayım, bir güçle kalktım gittim ama hem üşüyüp döndüm hem de yoruldum. İşimi yaptım ama ,fotoğrafları çektim, görüşmelerimi yaptım.Bugün sadece kötü öksürüğüm kaldı.Kermesi bırakıp geldim erkenden ve dinleniyorum.Yarınki planlarımda da yatmak var, 

 Nutuk okuma Atölyesi kurduk kendimize...Nutuk öncesi okumalardan...Güzel listeler yaptık kendimize, heyecanla devam ediyoruz.

 Ateş Ponçik'e annelik yapıyor her gece..

 Ponçik biraz rahatsız ama dört yandan ilaçlarını veriyoruz, onlar hepsi ayrı ayrı çok tatlı, aslında bakımları zor değil ama zaman alıyor biraz.Biraz da ilgi bekliyorlar,hepsi sevilmek istiyor, en kıskançları Ateş... O bile yemek yerken ya da su içerken bekliyor Ponçik içsin,yesin.

 Çok güzel bir dükkanda açık arttırmaya katıldım Fethiye'de İstanbul'a gitmeden. Yabancılar çoğunluktaydı ama Fethiye'liler de vardı :)


 Unique , özel bir mekan Fethiye'de Paspaturda.

 Ateş, birden büyüdü, bir kaç hafta önceki halleri geçti gitti.. Yeni resimlerinde Ares'le aralarında fazla fark kalmadı.

 Mutfakcamım.. :)) Her sabah çay yaparken en büyük mutluluklarımdan biri hava güzel olsun olmasın kapıyı açıp demlikteki çayı bahçedeki saksılara koymak.. Böyle mutluluklarım var benim.

 Biz Fethiye'de yaşayan yabancılarla çok güzel bir turşu atölyesi yaptık.

 Önce biraz yürüyüş,sonra yemek sonra da turşu yaptık bir gün boyunca hep beraberdik.
 Burası Yanıklar..
 Bu güzel su Akdenizin tuzlu sularına burada kavuşuyor...
 Ateş ve Ares'te o gün bizimleydi, çok eğlendiler...






 Pastoral Vadi...


 Pastoral vadi..



Artık iyileşmek istiyorum. Öksürmekten geceleri uyanıyorum.Bu gece uykum da gelmedi. Yarın evkuşu olarak kalmak istiyorum...Gece Mavikuş derneğimizin yemeği var.Gündüz dinlenip gece eğlenmek istiyorum. Bahçemi ve baharı özledim.

3 yorum:

bilge dedi ki...

Çok geçmiş olsun ..görev bilincinizi takdir ettim keşke herkes biraz özverili olsa.....sevgiler...

parıldayan çiçek dedi ki...

Çok güzel kareler. Sizede geçmiş olsun. O köydeki evin bahçesinde olmak isterdim.iyi yıllar.

Asortik Krep dedi ki...

Bilge, O kadar kötü o kadar kötüydüm ki, insanlar beni öyle görmeye alışkın olmadığından her görene laf anlatmak zorunda kaldım..Bu da beni yordu.

Parıldayan Çiçek, evin bahçesini sorma bu sabah yağmur var Fethiye'de ve bir yağmur yağıyor,hava kapıyor, bir yağmur duruyor hava açıyor.Bahçe nefis gözüküyor..