Cuma, Şubat 20, 2009

Bendeniz asortik krep


Bu resim 2-3 yıl önce Ölüdenizde ki Festival Komitesinin hediyesi..Komitenin her sene böyle sürprizleri oluyor..Bir sene gerçek yüzümüzün resmini değişik konsepteki karikatürlere geçirip,farklı balonlarla espirili bir kitap yapmışlardı. Bu seferki resimlerimizde özel olarak Ölüdeniz de yazın sokakta portreler çizen bir ressama hepimizi toplu halde çizdirmişler.(Uzunbey benim için diğerlerini temizledi)Yine konuşma balonları yapmışlar.Bu atraksiyonları çıkaran komite başkanımız Ümit Hanım.Hani geçen sene evinde bizi ağırlamıştı ve etamin dolu evini görüntülemiştim..O zaman yazmamıştım ama bu arkadaşım otel müdürüdür..Çalışan bir hanım yani. Hem çok kitap okur hem de etamin ve goblen canavarıdır :)

Resimde gözler ve kaşlar aynı , arkadaşlar çok birebir benzetmeselerde bunun karikatür olduğunu unutmamak lazım aslında.. Biraz abartılı yani.. Kiloluyum ama yüzüm bu kadar toparlak değil :) Gözlüklü halimi biliyorsunuz zaten, bu da gözlüksüz hali diyelim :)
Birde saçlarım uzun.. Resimlerimizden çizildiği için saçlarımı kısa çizmiş.Bugün msn de bir arkadaşım sordu saçlarını kestirdin mi diye ordan hatırladım.. Msn de bu resmi kullanıyorum da..
Çok açtığımı söyleyemem ama artık daha çok açacağım ,arkadaşlarımla irtibatım kopuyor çünkü.Çoğu orada. (adımsoyadım olan mailim)

Bu arada eski msn hesabımda durduk yerde bir problem çıktı ve windows live' e geçmek zorunda kaldım.Tüm msn adreslerim kayboldu.Lütfen listesinde olduklarım msn de asortikkrep1@gmail.com olarak beni ekleyebilirler mi..? Bende yeni listemi oluşturayım..Ya da bana mail atın adresinizi..



Burası bizim Çalış Karnavalında Komite toplantısı yaptığımız mekan. LightHouse.. Çalış'ta özellikle kötü havalarda ve deniz dalgalıyken bazen dışarıyı seyretmekten dikkatimiz dağılıyor.Bazı özel geceleri de burada gerçekleştiriyoruz.


Uzaktan Şovalye Adası görüntüsü..


Genelde bu masanın etrafında oturup toplantı yapıyoruz.Bizler genelde kahve ve türevlerini içerken, ingilizler -birkaç ta Alman var- bira ve diğer alkollü içkileri içiyor. Ben genelde toplantıdan çıkıp tekrar işe döndüğümden alkol almıyorum.Gerçi burada bira çok içilen ve Türkler tarafından da tercih edilen bir içecek.Pek alkollü içki gibi kabul edilmiyor çünkü yazın başka bir şey içilmiyor sıcaktan. Birde toplantıda sigara içmeleri yüzünden çok keyif aldığımı söyleyemeyeceğim, şu son model klimalar olmasa bayağı eziyetli olacak. 19 mayısı iple çekiyorum(kapalı yerde sigara içme yasağı) yalnız bizim karnaval 23 mayısta...

Burasını pek yazmadım sanırım.. Çok sık gitmediğimdendir. Hello cafe, salaş denizkenarı cafesi..Yaz kış dışarıda oturabildiğimizden genelde doludur, genelde balıklar ekmekle ya da simitle buradan beslendiğinden, her zaman masaların etrafında denizde dolanırlar.. Servisi ve iş anlayışı biraz zayıftır..Annemle yazın gittiğimizde kıyıya çöpler vuruyordu, neden temizlemiyorsunuz dediğimizde nasılsa yine kirlenecek, denize çöp atıyorlar diye kendini savunan bir zihniyettedir.. Ara sıra oturup kahve içerim.Geçtiğimiz hafta bir toplantı sonrası Hilkat Hanımla oturup kahvelerimizi içtiğimiz gibi..
Gezerken bu şarkıya rastladım.. Ne çok severdim..Sanırım Kelebekler Vadisinde ve Lykia World de çekilmiş.. Ona bakarken bununla (arapsaçı) karşılaştım.. Bununla (ömrümce hep adım adım) geceyi kapattım.

Geçen hafta bol komite toplantısı yaptım.Bu hafta daha rolantide ama yoğun geçirdim.. Bir gün yine de Zen' de mola verdim.Bu sefer masaja gittim.Gelecek hafta yüz bakımı için gideceğim.

Bugün Uzunbey' le Gülderen'e gidip pasta kestik sabahtan , öğleden sonra da Dilek hanım için onun bürosunda kestik. Aslında yarın doğumgünü ama bugün kalabalık bir gruptuk ve yarın resmi tatil göremeyiz diye bugün kutlamışlar. Bir terslik olmazsa yarın Şükran Teyze'de esas kutlamayı öğleden sonra yapacağız Dilek hanım için bizbize :)) Şükran Teyze'yi uzun zamandır yazmadım yeniler tanımıyordur.Kısaca şöyle tanımlayayım..

80 küsürlü yaşlarda gezinen ama 50-60 yıldır hayatını resimle kazanan, çok eski tarihlerden beri hayatını kendi ayakları üstünde sürdürebilen gerçek Cumhuriyet Kadını :)

Ressam, yazar, hala gündemi çok iyi takip edebilen bir entellektüel diyebilirim. Çok iyi bezik, briç ve satranç oynar, yüzüne baktığınızda dışarıdan olgunluğunu görürsünüz ama esprilerinden ve konuşmalarından zeka fışkırır.Ülkesini gerçekten seven ender insanlardandır. Eğer o yaşları görürsem benim idolümdür kendisi.. Onun gibi bir kadın olabilirsem ne mutlu bana.Bu arada eklemek isterim ki hala resim yapar, sergiler açar huzurevi yararına, trafoları boyar, geçen gün buluştuğumuzda 4-5 eylül olaylarını anlattı, Harbiyedeymiş o gün..Zaten orada yaşıyormuş o zamanlar.

Ares her gece bir şey istediğinde gelip koltuğun önüne durup bana bakıyor. Anlamazsam kanepeye çıkıyor, daha da anlamazsam yüzüme uzanıp bakışlarını bana dikiyor..Duruma göre ihtiyacını anlayıp cevaplamakta bana düşüyor.Çoğunlukla acıkmış oluyor. Birde beni dinliyor.Ne dersem diyeyim yapmaya çalışıyor. En mutlu olduğu olaylardan biri biz yemek yerken ona da bir şeyler uzatıp vermemiz.Kuru ekmek bile olsa sofradan ona verdiğimizde yiyiyor.Normalde herşeyi yemediği halde.

Yarın özel işlerim var sabahtan, Çağıl sabahtan dershane, öğleden sonra özel derse gidiyor. Temizlik işini her hafta çarşamba gelen yardımcımla hallediyoruz.Kendisi sadece temizlik yapıyor, ütüyü sevmediğinden ben yapıyorum.Bugünlerde eve zaman ayıramıyorum, sadece yemek yapıyorum ve akşamları iş yapacak keyfim olmuyor..Ahşap boyama yapmak istiyorum aslında.Uzun süredir yapmadım. Doğru düzgün bu ara kitapta okuyamadım.Bazı geceler yine Çağıl'la oturuyoruz odasında, o ders çalışıyor bende hem onunla vakit geçirmiş oluyorum hem de arada bazı konular üzerine çalışıyor, araştırma yapıyoruz.

Bugünlerde sinirlerim tepemde..Konuşulanları da yanlış anlıyorum.İsteyerek yaptığım bir şey değil, sadece bazen daha hassas olduğumu insanlar farketmeyebiliyor ama beni tanımayanlar için söyleyeyim hiçte sınırları zorlanacak biri değilim.Eğer sinirli görünüyorsam uzak durmakta fayda var. Normalde herzaman güleryüzlü hatta çok gülen, gülümseyen ve espriler yapan biriyim. İnsanları görmek ,konuşmak bana keyif verir, yüzümden anlarsınız zaten sizin için ne hissettiğimi,gözlerim güler ,hissederim ve karşımdakine de bunu hissettiririm. Sesim güzel çıkar, keyfim yerindeyse emin olun karşımdaki anlar. Eğer keyfim yoksa ve birde canım sıkkınsa aynen kelimeler normal şekilde ama o kadar hırpalayıcı tonda olur ki böyle zamanlarda çok konuşmam zaten. Canım sıkkınsa , karşımdakini de sıkabilirim.Kötü bir özellik ama bu benim.

... ... ... ... ... ...

Dün akşam yazıyı yazdım, bu sabah Sihirli Eller'i okuyunca eklemek istediğim bir kısım var ki..Bu işler nasıl olur hiç bilmiyorum ama ne yapabiliriz diye düşündüğümde en azından Böbrek İhtiyacı olan genç bir adam ve şeker bir hanım için bloglarımızda bunu duyurabiliriz.. Belki bu konularda yardımı dokunabilecek birine ulaşır, bağışla kadavradan nakil olur mu bilmiyorum ,şimdilik canlı ve yakın akrabaları araştırıyorlar, kadavra için SIRAYA girmişler.. En azından dikkati çekip organ bağışı için bile bir fikir uyandırmış oluruz birilerinde..

Bu konuda destek istiyorum Ankara'ya.. Sihirli Eller' e.. Merak eden blogdan son gelişmeleri de okuyabilir ama benim istediğim, elinden gelen herkes yazısının küçük bir kısmında

" B ve O kan grubu taşıyan böbrek aranıyor" diyerek Sihirli Eller' e link verebilir.. Bir gün herkesin başına gelebilir.Ve eminim ki bu okunma oranıyla aslında Dünyanın her yerine blogçular daha hızlı ulaşabilir..

Belki içimizde başından bu tip tecrübeler geçen birileri de vardır, en azından fikir verebilir..

"ORGAN BAĞIŞININ ÖNEMİNİ ANLAMAK İÇİN SIRANIN BİZE GELMESİNİ BEKLEMEYELİM"

Şimdiden destek olan herkese teşekkür ederim.

2 yorum:

HAYAT dedi ki...

asortik muhteşem olmuş bu , yapanların ellerine sağlık.

Aysetun dedi ki...

Çok tatlı çıkmışsın:)